Mirlivalığa yükselen ikinci komutan da Albay Fahrettin Altay'dı. Karargah subayları hemen kırmızı bir kumaş parçasını kesip yakasına taktılar. Komutanlarının paşalığını coşkuyla kutladılar. Fahrettin Paşa'da 1912'den beri savaşıyordu: Balkan Savaşı, Dünya savaşı, Şimdi de Milli Mücadele. Rahat yüzü görmemiş, her zorluğa vatan hizmetidir diye yakınmadan üstlenmiş kuşaktandı.
Sayfa 486Kitabı okudu
Can düşürmeye geldiğimiz bu yerlerde
Git söyle ecel; beklemesinler bizi evde!
Hicaz'ın tozlu ve kumlu yolları hep Medine'ye uzanır.
Bu, tıpkı gönüllerin kutlu şehre çağlaması gibidir...
"Bir muharebenin kazananıyla kaybedenini anlamanın en güzel yollarından biri de muharebenin sonunda iki tarafın komuta kademesindeki terfilere, tenzillere bakınca anlaşılır. Misal; üç gün önce Fahrettin Bey 'Paşa' oldu. Başka terfilerde gelecek. Aranızdan terfi edenler de olacak. Bugün itibariyle ise Mustafa Kemal Paşa artık 'Mareşal' dir. Büyük Millet Meclisi Paşa'ya oy birliğiyle 'Gazi' ünvanı ve 'Mareşal' rütbesi verdi. Bakalım karşı tarafta kimlerin kelleleri gidecek? "
Sayfa 288Kitabı okudu
Türklerin başına Batılılara hatalarını yüzlerine vuran bir Türkün de geçmesine fırsat verilmedi. Nasıl Medine müdafii Fahrettin Paşa İstiklâl Harbi'ne dâhil edilmeyip Kabil'e sefir tayin edildiyse öyle.
Sayfa 103Kitabı okudu
Sessizliğin musikisi en güzel bir şekilde çölde bestelenir.
Fahreddin Paşa;
Böyle olmamalıydı, dedi... Olmamalıydı. Ancak Medine'nin sokakları, kalesinin burçları, Harem-i Şerif'in duvarları, Mescid-i Nebevi'nin minareleri şahidimdir. Ne ki bunlar yıkılmadıkça, benim şahitliğime devam edeceklerdir. Dünyaya haykıracaklardır.
"Paşa burada görevini hakkıyla yapabilmek için her şeyi göze aldı. Hem o teslim olmadı. Gitmedi. Götürdüler." diyecekler...
Sayfa 247
Fahreddin Paşa
Ey her cenkte cihanı tir tir titretmiş, asla kimseye boyun eğmeyerek daima namus ve din borcunu kanıyla ödemiş yiğit Mehmetçiklerim! Kardeşlerim! Evlatlarım!
Gelin hep beraber Allah'ın ve işte huzurunda huşu ve vecd içinde gözyaşları döktüğümüz Peygamber’in karşısında hep beraber aynı yemini tekrar edelim ve diyelim ki Ya Resulallah biz seni bırakmayız!
Sonuna kadar savaşacağız. Sonunda düşmana değil ,takdire boyun edeceğiz.Şehitler hak katında ölü değildir.Bunu unutmayın.
Sayfa 290Kitabı okudu
Bayrağım..
Ey bu billur gökyüzünün nazlı süsü, ziyneti... Yedi kandilli Süreyya'sı... Sen bize, biz sana muhtacız. Birimizden birimiz eksik olursa, hayatın anlamı kalır mı? Eğer seni görmeden soluk alacaksam, ciğerlerimdeki hava bile bana haram olsun!