Göz göze hiç gelmeden başka birine bakmışız,yorgun bedenlerimizde faili meçhul yalnızlık
Yolu yoktu zaten, bitti Herkes gibi o da gitti Baştan sonu belli olan ucuz bir roman gibi Acı yok, artık gitti (gitti) Her şey gibi bu da bitti Baştan sonu belli olan ucuz bir roman gibi Kahramanları ölmeye mahkûm bir film gibi Aynaya hiç bakmadan hep birbirimizi kırmışız Kanlı ellerimizde faili meçhul bi' ayrılık Göz göze hiç gelmeden hep başka birine bakmışız Yorgun bedenlerimizde faili meçhul bi' yalnızlık Yazık, ah, çok yazık..
Reklam
Sebep zincirinin faili meçhul yolcusu Resimlere sığmayan hayallerin betimleyicisi Kirpiklerin ayırdığı aşkın müsebbibi Yürüdüğüm taştan yolların mümtaz sahibi Gelip geçici hevesleri sona erdiren Server bakışın göz aydınlığı Baharı solduran, ayaza çalan his deliye çeviriyor Sarıldığım bedene sinen yalnızlık kokusu sonbaharı ıskalıyor Bir lavanta kurusu kadar kırılgan kanatlar Şahlanmaya ant içiyor Güzele tabi olmuş gözler iflah olmuyor Ser veren sır vermeyen hayat mucizesini saklıyor Ellerimde bir mahcubiyet Dizlerimde yorgunluk izleri Tabi olmaya geliyorum Öper misin gözlerimi? 23/2/2024 Pınar PEKĞÖZ
Saat 12'yi Beş geçiyordu.
Zaman, can çekişirken, Akrep yelkovan, arasında; Bir adım öteye gidemezken geceden, Ay, ışığını çekerken sinesine, Yıldızlar çekilirken kuytu karanlıklara, Hüzün, bakır bir çaydanlıkta demleniyordu, Ve ben, son sigaramdaki dumanları da hapsediyordum içime, Saat on ikiyi beş geçiyordu. Ekmek bıçağında dilimleniyordu ömrüm; Masum, yalınayak
Saat On İkiyi Beş Geçiyordu - TUNCEL KURTIZ -
Zaman, can çekişirken, Akrep yelkovan, arasında; Bir adım öteye gidemezken geceden, Ay, ışığını çekerken sinesine, Yıldızlar çekilirken kuytu karanlıklara, Hüzün, Bakır bir çaydanlıkta demleniyordu, Ve ben, son sigaramdaki dumanları da hapsediyordum içime, Saat on ikiyi beş geçiyordu. Ekmek bıçağında dilimleniyordu ömrüm; Masum, yalınayak
Zaman, can çekişirken, Akrep yelkovan, arasında; Bir adım öteye gidemezken geceden, Ay, ışığını çekerken sinesine, Yıldızlar çekilirken kuytu karanlıklara, Hüzün, bakır bir çaydanlıkta demleniyordu, Ve ben, son sigaramdaki dumanları da hapsediyordum içime, Saat on ikiyi beş geçiyordu. Ekmek bıçağında dilimleniyordu ömrüm; Masum, yalınayak
Reklam
Yazık, ahh çok yazık...
Aynaya hiç bakmadan, hep birbirimizi kırmışız, Kanlı ellerimizde faili meçhul bir ayrılık. Göz göze hiç gelmeden, hep başka birine bakmışız, Yorgun bedenlerimizde faili meçhul bir yalnızlık..
Tuncel Kurtiz
Zaman, can çekişirken, Akrep yelkovan, arasında; Bir adım öteye gidemezken geceden, Ay, ışığını çekerken sinesine, Yıldızlar çekilirken kuytu karanlıklara, Hüzün, Bakır bir çaydanlıkta demleniyordu, Ve ben, son sigaramdaki dumanları da hapsediyordum içime, Saat on ikiyi beş geçiyordu. Ekmek bıçağında dilimleniyordu ömrüm; Masum, yalınayak
Yorgun bedenlerimizde faili meçhul bir yalnızlık…
86 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.