Bu değerli yorumu eklediğin için teşekkür ederim, ve şu iki satır armağanım olsun sana : ) 🌸
Dostum,
Sen ve ben
Hayata hep yaban kalacağız.
Birimiz diğerine
Ve her birimiz kendisine.
Senin konuşacağın
Ve benim seni dinleyeceğim güne değin.
Sesini sesim sanarak.
Ve karşında durduğum güne değin.
Bir aynanın karşısında duruyormuşcasına
(Halil Cibran)
Görünürde feodal bir acıydı seninki
Sahiplenilenemeyen diri dudakların vardı.
Ömür çürütülürdü sana ah be
Sonra sen kimdin ki
Neycen konuşurdun sürtük bacaklarda
Omza alınmış kaç şiirlerin vardı
Namussuzluk etme
kimsen kimsin.
Neycensin, onlarcasın, yüzlercesin binlerce...
Dudakların titrekti
İpince.
Sonra sen kimdin tanrı kulu!
Özgürleşemedik lanet bir auran vardı
Git bir daha gelme
Daha da uzaksın çünkü
Çünkü onlarcasın, yüzlerce...
Farah.
Biliyor musunuz çok çaresiz hislerle yazılmıştır bu satırlar. Mesela şu an niçin uyumadığını sorguluyor yazar, elleri titriyor mağlup oluşuna üzgün. Kıskanılası bir yalnızlığı da olabilir zira halinden memnun. Doğru söze gelemiyor yalana alışkın kulakları. Kıyafet giyse çırılçıplak bir kalçaya sahip olduğunu düşünüyor, üşüyor ve üşüyor baldırları. Kusursuz olan hiçbir şeyi istemiyor kusurundan doğurdu dünkü veledini. İpsiz sapsız düşüncelerle elleri vajinasında musmutsuz takılıyor dip köşelerde. Kızım diyor bu ne yaman çelişki, bırakıp gitmeyecek sözler sarf edeceğine keşke gideceğim bekleme deseymiş, vallahi daha az yangınım olurdu kalbimde. Düğün merasimi de istemezdim gelinliğim cebimde. İki kurdele bağlardım anlarsınız.. Boğazlardan da geçirmezdim hani düğün pastasını. Akşama yapardım iki kaşık yerdik anamın çorbasını. İnceydi ah ne ince! Ne de güzeldi gözleri gülünce. Bundan şundan ordan burdan öperdim her kisvesini namussuzum. Kızım ben aslına bakarsanız yengeci yemeyeli çok oldu. ah sahi siz n'anlarsınız... Yel değirmenleri benden yalnız değiller şükürler olsun, en çok ben sevgisiz en çok ben zulüm çeken, en çok ben sömürülen ve en çok ben kocasız... Ah şükürler olsun her gece ağlamak için bir sebebim var, düşünüyorum asabilir miyim kendimi.. Yok ama bundan fazlası zarar. İnce mi ince dudaklarım bir ipekten dişil enerjisi ile bu iğrenç insanlıklı hapishanenin tam da vajinasına bomba koymalı. Koymalı ki bir daha bu veletlerden doğuramayalım derdi kadın. Yolun sonu nereye bilinmeze doğru fakat hey aslanım bu zamana olmayınca geç kaldın.
Zeynep