"...Mütarekeyi takib eden senelerde hükümetin idaresini bana ve memlekete ihanet eden Ferid, Tevfik, İzzet ve Rıza Paşalara vermemeliydim. Ama altın nişanlarla taltif edilmiş yaşlılığın, bilgeliğin ve tecrübenin ağırlığıyla iki büklüm olmuş bu şahısların popülaritesi çok yüksekti. Ruhsuz ve egoist olan bu şahıslar memlekete acımadıkları gibi imparatorluğun içinde bulunduğu felâketin üstesinden gelme kapasiteleri olmadığını itiraf etmeyerek hükümdarlarına da,
kendilerine de acımadılar."
memleket sevgim, bana, İstanbul düşman süngüleri altındayken Mustafa Kemal Paşa’yı Yunanlıların üzerine göndermek gibi ağır bir kararı aldırarak kutsal bir mutluluğun zevkini tattırdı”
"Kuvâ-yı Milliye'nin önüne geçilmez, başına geçilir", “Milletin tek ferdi olarak kalsaydım memleketi kurtarmak için Mustafa Kemal ile beraber dağa çıkardım"