"Ne garip... İnsanlar öldükleri zaman rahat bir uykuya dalıvereceklerini düşünüyorlar. Oysa hakikatte tam tersi... Öldüğün gün derin bir dünya uykusundan uyanıyorsun. Artık doğru olanı bütün çıplaklığıyla gözündeki perdeler olmadan görüyorsun. Uykudan eser yok.
İslam teslimiyet anlamına gelirken Müslüman da teslim olan demektir Allah'a teslim olan. teslim olmak neydi? Anlamı kısa ve net olarak kulun Rabbinin bütün tecellilerini Gönül rızası ile kabul etmesidir.
Nasıl ki çiçek açmış bir mandalina iki günde olgunlaşmıyor, mandalina olması için aylar gerekiyor aynen öyle, insanın da ruhen olgunlaşması için bir süre o dert ile yaşaması gerekirmiş...
“Yirmi otuz sene sonra yaşın kemal’e erecek.
O zaman nasıl biri olacaksın?
Hangi düşüncede olacaksın?
Dindar takva ehli birisi mi?
Yoksa gafil bir ehli dünya mı?
Bunu anlamanın bir yolu olsa öğrenmeyi çok isterdin değil mi?
Ben sana 20 sene sonra hayatta olursan kim olacağını söyleyeyim.
İzlediğin dizilerin,okuduğun kitapların,
görüştüğün arkadaşların ortalaması olacaksın.
Şu anda karar veriyorsun buna.
Kitaplarını seç,izlediklerini seç,
arkadaşlarını seç hepsi bu!
“Eğer sen bir Allah var deyip yok gibi yaşıyorsan, günde beş defa seni huzuruna Çağıran Rabbini hiçe sayıp boş bahanelerle O’nun emrettiği namazı terk edebiliyorsan acaba ölüm anında kim sana yardım edecek?
Ömrün boyunca peşinden koştuğu dünya mallarımı?
Geceli gündüzlü oynadığın bilgisayar oyunlarımı?
O çok sevdiğin asla vazgeçmem dediğin haram sevdaların mı?
Faiz bulaştıdığın evin,araban,paraların mı?
Yoksa ömrün boyu peşinden koştuğun makam, rütbe diplomaların mı?
Son nefes düşündüğün kadar uzak değil.”