İkindiyi; öğle saatlerinin sonlanıp akşam vaktinin hazırlanarak tüllü camların ardından odaya uzanması diye düşünürüm.
Bu saatlerde bardaktaki suyun içinde balonlanan su damlacıklarına takılırım.
Bazen kaç tane olduğunu saymaya çalışır,güneş ışıklarının sayısıyla eşleştiririm.
İkindide yorgun düşerim bazen.
Odada hep aynı yerde duran babamın saatinin yaşını hesaplarım.
Telli duvaklı,toz pembeli hikayeleri olur her bir rakamın.Sonra ikindide bir emekleme başlar balkonda.
Kayar gider mor menekşelerden .Önüne gelen bir yokuştan sıyrılıp papatyanın ince belinde yaşam sürer.Bir sonraki ikindi hazırlığına gönüllü olur. Bitmeyen telaş artık kaderi olmuştur ikindinin.