Devletler toplum karşısında bağımsız bir güç haline geldiği oranda kendine uygun ideolojiler yaratırlar.Sınıfsal ilişkiler hukuki biçimler altında gizlenir.Başta mülkiyet ilişkileri olmak üzere hukuk sisteminin biçimsel çatısı altında kendinden menkul hale gelirler. Tarihsel süreç içinde maddi temellerinden daha uzaklaşan ideolojiler felsefe ve din kılığına girerler.