Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Bir şeyden feragat edememenin yerini başka bir şeyden feragat etmek alır.
Geri adım atanlara kimse methiyeler düzmezdi. Kahramanlığın boyutlarını ölçmenin, çeşitli onurlarla madalyalarla taçlandırmanın kolay olduğunu fark etti. Ama feragat edenlerin cesareti nasıl ölçülecekti?
Reklam
Sadakat gerçek manada sevgiye dayanan bir haslettir. Sevmeden sadık olunmaz. Sevmek; kendinden feragat etmek, sevdiğinin derdiyle dertlenmek, bazen sevdiği için gözyaşı dökmek, bazen de onu incitmemek için acısını içine gömmek ve dik durmaktır. Sadece mutlu zamanlarda değil, hüzünlü ve zor zamanlarda da gözünü kırpmadan sevdiğinin yanında olmaktır.
Sohbet, dinleyenleri memnun etmek adına kendinden feragat etmeyi gerektiriyordu.”sohbet ederken konuşan o kişi artık biz değilizdir..kendimizi karşımızdaki insanlara benzetmeye çalışırız; artık onlardan farklı bir yanımız kalmamıştır “ …
Bilişsel Dayanıklılık
Uzun bir süre, kesintisiz bir şekilde, kendine meydan okuyan nefs terbiyesi (tapas) yaklaşımları, cinsel feragat/oruç, bilgi ve inanç eşliğinde, üstelik doğru adanma ile uygulanırsa Çalışma/Uygulama güçlü ve sarsılmaz bir hâle gelir. Bu şu demektir, artık herhangi zihinsel bir dalgalanma ya da çalkantılı bilinçaltı zihinsel izlenimleri altında hedef kolaylıkla kaybolmaz, dağılmaz.
Bildiğimiz gibi, insan soyunda bencil kaprisler, oyalayıcı numaralar, kolay duygusallıklara haince çağrılar, aldatıcı ayartma manevraları hiç eksik olmasa da hayranlık verici feragatlere de yer vardır, bizler bütün bunlarda, övgüye değer bu ve diğer feragat tavırlarında ısrarcı olursak, yaratılışın anıtsal projesindeki kendi küçük payımızı büyüterek gerçekleştirebileceğimizi hala düşünme imkanı bulabiliriz.
Reklam
4 Ağustos 1789 gecesinde bir coşku anında soylular tarafından, ayrıcalıklarının tümünden feragat ettiklerine dair verilen oylar, şayet her birinden ayrı ayrı istenmiş olsaydı, hiçbiri tarafından onaylanmayacaktı.
Sayfa 27 - Kapı yayınlarıKitabı okuyor
Sonsuzu sonlu aracılığıyla göstermek imkansızdır ve er ya da geç insan Sonsuzu sonlu olanla anlatma girişiminden vazgeçer. Bu vazgeçiş, bu feragat ahlak biliminin dayanağıdır. Ahlak bilimi bu feragatin üstünde yükselir. Temelinde feragat olmayan hiçbir ahlak yasası yoktur.
Bir kez daha, anlayamadığım bir gerçekle karşı karşıya kaldım. Kendimi yok olmuş sandım, ümitsizliğin en son noktasına vardım sandım ve her şeyden feragat ettiğimde ise huzura erdim. Bana öyle geliyor ki böyle zamanlarda insan kendini keşfeder ve kendi kendisinin dostu olur. İçimizde hangi önemli ihtiyacı karşıladığını bilmediğimiz bir bütünlük duygusuna artık hiçbir şey galip gelemez. Macera peşinde kendini harap eden Bonnafous sanırım bu dinginliğe erişti. Guillaumet de karda aynı dinginliğe ermişti. Boğazıma kadar kuma gömülü halde susuzluktan yavaş yavaş boğulurken yıldızlar altında sınırsız bir sıcaklık hissettiğim o anları nasıl unutabilirim? İçimizde böylesi bir kurtuluş hissini nasıl sürdürebiliriz? Çok iyi bldiğimiz gibi, şu insanoğlunun her şeyi bir tuhaftır. Bir şeyler kazanması için imkan verilse insan uyuya kalır, zafer kazanan fatih, gevşer, cömert zengin olsa perişan olur. İnsanları yetiştirmeyi isteyen siyasi doktrinlerin ne tür bir insan yetiştireceği önceden bilinmediği sürece bu doktrinler ne işe yarar ki? Ortaya nasıl biri çıkacak? Biz besiye çekilen hayvan sürüsü değiliz ve yoksul bir Pascal'ın dünyaya girişi, isimsiz birkaç zenginin dünyaya gelişinden daha ağır basar. Esas olanı önceden göremeyiz. Her birimiz hiç ummadığımız bir şeylerde dünyanın en büyük sevinçlerini yaşamışızdır. Bunlar içimize öyle bir özlem bırakmışlar ki acılarımızdan meydana gelmişlerse eğer, o acıları bile arar olmuşuzdur...
Sayfa 154Kitabı okudu
Onu, en hayal kırıcı faaliyet biçimlerine, sefalete, umutsuzluğa, baş dönmesinden ya da kudurganlıktan başka bir şey veremeyen kararsız gölgelerin arayışına mahkûm eder. Kişinin sözcüklere yalnızca kendi yitimi için sahip olması, insanı dışlanmış biri, belirgin yaşamdan dışkı ne kadar ayrıysa toplumdan o kadar derinden ayrı biri yapan bir kader ile bedeli kaba ve yüzeysel ihtiyaçlara tabi vasat bir faaliyet olan bir feragat arasında seçmek zorunda kalınması sık rastlanan bir durumdur.
Reklam
Bir kimse feragat bilinciyle yalnız kalıyorsa, böylece insanlarla ilişkiyi ender yaşanan bir damak şölenine dönüştürebilir.
Sayfa 144Kitabı okudu
Yıllık iznimden feragat ettiğim şu üç gün bana huzur başarı rahatlık için geri dönsün insaAllah
Hayat, sorun ve üzüntüler ile yüklüdür; kişi ya gözden geçirilmiş düşüncelerle hayatın ötesine geçmeli ya da ondan feragat etmelidir.
88 syf.
8/10 puan verdi
·
23 saatte okudu
Gayet sade ve yalın bir dille yazılmış bir eser.Kitabın bazı sayfalarında yer yer halk ağzıyla geçen konuşmalar ve kelimeler mevcut.Bu sebepten dolayı bazı yerlerini anlamayabilirsiniz. Çünkü kitap Adana/Kozan yöresinde yaşanan bir olayı anlatıyor. Bu yüzden yazarımız samimiyet yakalamak açısından hafif şive katmış diyelim. Bu da benim nazarımda kitaba tatlı bir ambiyans olmuş bence.Sayfa sayısı az olduğundan ötürü birkaç saatte bitireceğiniz türden bir eser. Yoğunluktan ötürü bir günde bitirme şansım oldu.Kitabın konusu ise; Anadolu’nun bir köyünde yaşayan halkın geçim sıkıntısını, pamuk tarlalarında çalışarak kazanılan alın terinin önemini, kız çocuklarının değersizleştirilmesi ve geleneksel toplum yapısının bireyler üzerindeki baskısını ele alıyor. Ayrıca pamuk tarlasında gecesini gündüzüne katarak çalışan ve üç kuruş için hayatından feragat eden eli öpülesi köylüleri konu alan bir hikâye. Ve tabi ki hala tarla, toprak, arazi kavgasından ötürü birbirlerini öldüren, öldürmeye teşebbüs eden sığ zihniyetleri de anlatıyor. Hikâyenin sonu beklemediğim gibi bitti. Büyüklerin hataları yüzünden her zaman küçücük bedenler kurban oluyor ne yazık ki…Okumanızı tavsiye ediyorum.
Mevsimsiz
MevsimsizEmel Artam · Sokak Kitapları Yayınları · 20211 okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.