Bir kitabı aldığımda iç kapağına bir tarih ve imza atarım. 1000Kitap'a işlerken baktım tarih Aralık 1989. Yani şu ünlü 80lerin son günleri. Muhtemelen vatkalı ceket giymeyi yeni bırakmış ve artık kazaklarımı kotumun içine sokmaktan vazgeçmiştim. O yıllardan beridir ne zaman canım sıkılsa alırım elime Gündeste'yi, rastgele bir sayfa açar ve şiiri yüksek sesle okumaya çalışırım. Ruh halim ne olursa olsun yüzüme bir gülümseme oturur. Anılara dalar giderim. Bazı çok sevdiğim kitapları yıllar önce oturup şeffaf poşet ile kaplamıştım. Bu da onlardan biridir.