192 syf.
·
Not rated
·
Read in 18 hours
Mustafa Kutlu'nun ellinci kitabi: Başkanın Adamları. Mustafa Kutlu' nun zaman zaman sesini duyduğumuz, kitabin kurgusuna dahil olduğu bir hikâye. Tam anlamıyla bir bir tahkiye, anlatma, öyküleme. Hikayenin nereye dayandırılması, kökeninin ne olduğu, öykümüzün hikâyesi ne kadar geriye gittiği tartışmalarına bir cevap gibi gelir Mustafa Kutlu hikâyeleri. Edebiyat kendi duyarlılığını oluşturur, kendi rengini bulur, yeniden canlanır ve var olur. Şemsettin Bilen' in hikâyesi anlatılır, bir kasabanın belediye başkanı kasabasında bir festival düzenleyecektir. Hikaye budur. Kasabada birçok karakter ve küçük öyküler bir araya gelir ve Şemsettin Bilensin hikâyesi etrafında toplanır. Hikâye içinde hikâye anlatılır. Bir köy kahvesinde gibi yorulmadan dinleriz. Okumaktan çok dinlemenin içinde oluruz. Bu dinlemenin içinde Türk hikâyesinin dününü, bugününü, yarınını ve dil , estetik imkanlarını görürüz. Mustafa Kutlu'nun hikâye etme biçimi doğrudan kendimizi anlama ve anlatma çabası ve burdan bir yol bulma gayretidir. Biz hikayenin bütünündedir.
Başkanın Adamları
Başkanın AdamlarıMustafa Kutlu · Dergâh Yayınları · 044 okunma
192 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 30 hours
Merhabalar,Türk edebiyatının ustalarından Mustafa Kutlu,kaleme aldığı ellinci kitap olan "Başkanın Adamları'nda belediye başkanı Şemsettin Bilen ile ona gönülden bağlı adamlarının bir festival düzenleme hikâyesini anlatıyor... Özlediği köy hayatını kitaplarına konu edinmeyi seven Kutlu, yine sımsıcak bir kasaba hikâyesiyle sevenlerini buluşturuyor bu eserinde de.. :) Umarız Mustafa Kutlu bir 6 yıl daha beklemeden bizi bir hikaye kitabı ile sevindirir yakın zamanda... Keyifli okumalar...
Başkanın Adamları
Başkanın AdamlarıMustafa Kutlu · Dergâh Yayınları · 044 okunma
Reklam
336 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 3 days
Bu Bizim Anlaşmamız - Kitap Yorumu
(Spoiler içerir.) Bu çizgi romanın konusu: Bir grup genç her yıl yapılan Sonbahar Ekinoksu Festivali gecesinde nehre bırakılan fenerlere ne olduğunu merak ederler. Bu festival bir şehir efsanesine dayanır. Efsanenin sonunda fenerler uçup yıldızlara dönüşür. Bunu test etmek isteyen gençler bisikletlerine atlar ve yola koyulurlar. Zorbalığa uğrayan Nathaniel grubun dışında kalırken, zorba arkadaşlarıyla aynı grupta yer alan ve zorbalıkların kendisine sıçramasından korktuğu için ne kadar istesede Nathaniel'la arkadaşlık kurmaktan çekinen Ben, yola devam edebilir. Benim düşünceme göre Ben çok huysuz, depresif bir karakterken Nathaniel uyumlu, umutlu ve iyimser bir karakterdi. Bayan Şahane kitaptaki en sevdiğim karakterdi. Tam istediğim yaşlı, büyücü kadın tiplemesiydi. Karakterin çizimleri oldukça güzeldi. Hikaye boyunca oradan oraya koşturması, yaptığı büyülerle tecrübesini konuşturması ve gaddarlığı onun meziyetlerinden bazılarıydı. Ayı karakteride yine çok iyi ve hoş karakterdi. Ayı oldukça cesur, yufka yürekliydi. Ayı olmasaydı ana karakterlerimiz asla fenerlerin akıbetini öğrenemeyekti. Çizgi roman oldukça akışkan ve rahatlatıcıydı. Hoş vakit geçirmek isteyen herkesin okumsasını tasiye ederim. Çizimleri de öykü kadar büyüleyiciydi. Tabii ki bazı eksiklikleri vardı. Nathaniel niye ilk başta zorbalığa uğruyordu. Ayrıca grupta bazı gençlerin aileleri kızacağı endişesiyle yola devam edemezken Ben ve Nathaniel'ın niye ailesi hiçbir şey demiyor ve evlatlarıyla zerre ilgilenmiyorlar. Kitapta ailelerinin onay verdiklerinden ya da izin vermediklerinden bile bahsetmiyor.
Ryan Andrews
Ryan Andrews
Bu Bizim Anlaşmamız
Bu Bizim AnlaşmamızRyan Andrews · Genç Timaş · 0204 okunma
536 syf.
·
Not rated
Ayfer Tunç, postmodern yazar kimliği ile tanınır. Bu kitaba başladığımda postmodern romana başladım havasıyla elimde kağıt kalem oturdum başına. Ancak postmodern teknikler bulamadım. Geleneksel roman desen hiç değil. Yazarın amacı bence, alışılmadık roman da yazılabileceğini göstermektir. Eserin bir başat kişisi yoktur. 350 civarı kahramanı ile
Bir Deliler Evinin Yalan Yanlış Anlatılan Kısa Tarihi
Bir Deliler Evinin Yalan Yanlış Anlatılan Kısa TarihiAyfer Tunç · Can Yayınları · 20193,465 okunma
176 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 1 hours
Roma kurulduktan sonra nüfusu arttırmak için suçlular gemilerle şehre taşınmış. Bu sebeple şehirde bir müddet sadece suçlular varmış. Hatta daha sonra hiç kadın olmadığı için festival ayağına sağdan soldan kadın da kaçırıyor bu ayılar. Kitabın başında suçluların uzay gemisiyle sadece kendilerinden oluşan bir gezegene yollanmaları Roma'nın kuruluşunu anımsattı. Omega gezegenindeki kast sistemi de aslında Roma'daki patriciler ve magistralara benziyor. Ben mi benzetiyorum, böyle bir şey yok mu? Hayal gücüm mü çok çalışıyor? Bilemiyorum... Özellikle dünyada yaşanan son gelişmelerden sonra "Biz insanın en yüce Kötülük potansiyelinin Devlet'te olduğunu kabul ettiğimiz için Devlet'i kutsal olmasa da bir insanüstü eser olarak görür, ona da taparız" satırlarını okumak içimi ürpertti. İyilik, adalet, hayatın kutsallığı ve benzeri yakışıksız kavramlardan bahsedilenlerin akıl hastanesine kapatıldığı, cinayet işlemeyenlerin ölüme mahkum olduğu bu dünya bizimkinden çok mu uzak? Bu tarz eski bilim kurgu klasiklerini okuyunca günümüz eserlerini ne derece etkilediğini daha net anlıyorum. Aslında özgün sandığımız her eserin bir esin kaynağının olduğunu görmek beynimde iğne ışın tabancası etkisi yapıyor. Acaba Mevki Uygarlığı'nın esin kaynaklarını bir gün rastgele şekilde yapılan seçimler sonucu okuyup mutlu olacak mıyım? İçimde bu ihtimallerin saçma heyecanı var. Keşke zamanı bu anda dondursam ve milyonlarca kitap sonra bambaşka bir insan olarak yeniden başlatsam.
Mevki Uygarlığı
Mevki UygarlığıRobert Sheckley · İthaki Yayınları · 2021550 okunma
496 syf.
·
Not rated
·
Read in 12 days
#arzununokudukları #okudumbitti #yorum #panama @charlottebetts #ressamınçırağı #ekipgörevde @aradagezercokcaokur
Ressamın Çırağı
Ressamın ÇırağıCharlotte Betts · Panama Yayıncılık · 2016162 okunma
Reklam
175 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.