Teorik olarak, geleceğin bilgisayarları insanın yaptığı her şeyi yapabileceklerdir. İki şey istisna olmak üzere her şeyi; dindar olamayacak ve şiir yazamayacaklardır.
İnsan bir şeyden haz alabilmek için o şeyin yokluğunu, ızdırabını tatmaya muhtaç. Açlık gibi, soğuk gibi, yalnızlık gibi. Ama istenen bir kere ele geçti mi verdiği haz sönüp gidiyor. Yani geçici şekilde tatmin olmak mümkün ama mutlu bir hâlde sürekli kalmak imkânsız. Mutlu olmak insan tabiatına aykırı mı yoksa ?
Benim harcım değil bir yâr sevmek gizliden
Her yanım bin türlü merakla dalanmakta
O loş buhur kokuları, analarımız
Aşererken toprak yiyen analarımız
Yüreğimin palamarlarını çözüyor aya karşı
Gökçe sancım zonkluyor bileklerimde
Zonkluyor talaşlar, talaşlar
Şakağıma vuran balyozun talaşları.
Gergin uykulardan, kör gecelerden
Bir sabah gelecek kardan aydınlık.
Sonra düğüm düğüm bilmecelerden
Bir sabah gelecek kardan aydınlık.
Gökten yağmur yağmur yağacak renkler
Daha hoş kokacak otlar, çiçekler
Ardından bitmeyen mutlu gerçekler
Bir sabah gelecek kardan aydınlık.
Vurulup ömrünün ilkbaharında
Kanından çiçekler açar yarında
Cümle şehitlerin omuzlarında
Bir sabah gelecek kardan aydınlık.
Işıklar dal-budak, her kolu İslâm
Gönüller, yürekler dopdolu İslâm
Tek ölçüsü İslâm, tek yolu İslâm
Bir sabah gelecek kardan aydınlık.
İzmir’in sağından, Van’ın solundan
Erzurum, Edirne, Hatay yolundan
Kapı kapı tekmil Anadolu’mdan
Bir sabah gelecek kardan aydınlık.