Merhaba okur dostlarım! İnsanın Anlam Arayışı'nın iki bölümden oluştuğunu söyleyebilirim: yazarın toplama kampında yaşadıkları ve logoterapinin açıklanışı.
Yazarın toplama kampında şahit olduğu şeyleri okurken içim burkuldu gerçekten.
Toplama kampına, zaten temellerini oluşturduğu logoterapiyi anlattığı kitabıyla alınıyor ve bu kitabı kaybediyor. Bundan sonra da onu hayatta tutan iki şey oluyor: kitabı ve eşi.
İkinci kısımda da logoterapinin ne olduğu, ne işlevi olduğu, hayatla bağlantısı, uygulamalarının sonuçları gibi şeylerden bahsediliyor. En basit tabiriyle logoterapi, hayatta anlam arayış istemimizin bizi hayata bağlayan şey olması. Viktor Frankl "Ben, belki de dünyanın en kötü şartlarından bu düşünceyle hayatta kaldıysam bunu herkes yapabilir." diyerek kendine bir ekol oluşturuyor.
Altını bolca çizdiğim, ilk kısımda acı çekerek okuduğum, ikinci kısımda öğrendiklerimden dolayı büyük zevk aldığım bir kitaptı.
Bu bölümün benim için ne kadar doğru bir alan olduğunu bir daha anlıyor ve kendime bu upuzun yolda bol şans diliyorum :))