İngiliz edebiyatında, Shakespeare’den sonra en büyük yazar olarak kabul edilir Jane Austen. Bir kadın yazar olarak döneminde zirve yapmış, kadınların yazarlık yapma konusunda yollarını açmıştır. Yazarın en sevdiği romanıdır Emma . Yıllarca süren bir yazı hayatından sonra ortaya çıkan bu şaheser, Jane Austen’ın zirve eseri olarak kabul edilmektedir. Özetinden kısaca bahsedilecekse Emma, küçük yaşta annesini kaybetmiş, babası ve çok sevdikleri mürebbiyesiyle yaşamaktadır. En sevdiği şey, iki insanın arasını yapıp evlendirmek ama kendisi ömür boyu evlenmeme kararı alır. Kitabın sonunda ise Emma’yı evlenmiş olarak görürüz. Jane Austen, konuşma diliyle yazılan eserde girift ifadelere yer verilmemiştir. Akıcı, kelime oyunlarına yer verilmemesinden dolayı kitabın okunabilirliği artmıştır. Kitapta altını çizdiğim çok güzel bir cümle var; “ Erdem kendi kendinin ödülüdür.” Bazı doğru davranışlar onay almaz ama kendi içinde onaylıdır. Ne yapılırsa yapılsın geri plandaymış gibi görünür maalesef. Jane Austen’ın hayatı da bir nevi bu cümleyle özdeşleştirilebilir. Aşk, hırs, bilgelik, sevgi-saygı,panaroma vb içinde binlerce insan duygularının karışımı olan Emma’nın okunmasını şiddetle tavsiye ediyorum. İyi okumalar…
