Anlayacaksın
Sisin arkasındaki mutluluğunda gamsız bir kalabalık,
Olmayan vicdanının yerinde hoyrat bir gamsızlık,
Elinde ateşi bile görünmeyen bir zafer meşalesiyle, sadece yürüdüğünü sanacaksın.
Farklı bedenlerde huzur, tanımadığın yüzlerde şefkat, yabancı gözlerde umut arayacaksın.
Koştuğunu sanarken sürünecek, sevildiğini sanarken
Görüyor musunuz, sıkılmaya dayanamam ben ve yaşamda yalnızca eğlenceye değer veririm. Her topluluk, parlak bile olsa, beni çabucak sıkar, oysa hoşuma giden kadınlarla hiç sıkılmamışımdır. İtiraf etmekte güçlük çekiyorum ama, Einstein’la yapacağım on görüşmeyi güzel bir figüran kızla gerçekleştireceğim bir ilk buluşmaya feda ederdim.
Dışarıdaki kirli binaların içinde gerçek insanların yaşadığını düşünmek , ses geçirmeyen bu lüks limuzinin içinde zor anlaşılır bir şeydi. Ya da yol kenarındaki yayaların figüran olmadığı. Ne çöp kutusunda geri dönüşümlü şişe arayan yaşlı ne de evsiz bir serserinin alışveriş arabasını devirmek isteyen bir grup okul kaçağı. Tabii bastıran yağmur altında yürümeye çalışan silik özneler de vardı. Ama onlar bile Marc'ın yabancı adamın arabasına bindiğinden beri kaçıp kurtulmuş olduğu kayıp bir paralel dünyada yaşıyormuş gibiydiler.
Başkalarının hayatında figüran olmak yerine kendi hayatınızın mimarı olun.
Sayfa 30Kitabı okudu
Dizilerde de hep böyle oluyor. Başrol oyuncusu bir şey unutup bir yere geri döndü mü kesin başına bir şey gelir. İşte, televizyonda başına bir şey geldi mi başrol oluyorsun, hayatta başına bir şey geldi mi figüran. Ben de figüranmışım, ilk o gün anladım.
Sayfa 24 - LeylaKitabı okudu
Garson!
değiştir küstah yalnızlığımı
gözbebeklerimde bir çocuk gibi büyüyen
kocaman hüznü
yanlış yazılmış bir senaryoda beni istemiyorlar
raflarda
kadın dudaklarını bekleyen kadehler
erkekliğini yaşayan bir kadın
kadınlığını yaşayan bir erkek
herkes kendi senaryosunda
figüran mıdır yoksa
kim ne derse desin
içimde delice bir his
başladığım bu kahpe senaryoyu
mutlaka bitirmeliyim
3 2 1 kayıt!
ikinciadamKitabı okudu
