Rus devletinin bundan önceki bütün suçları son derece temkinli bir gölgenin koruyuculuğu altında işlenmişti. Bir milyon Litvanyalının yurtlarından sürülmeleri, yüz binlerce Polonyalının katledilmesi, Kırım Tatarlarının ortadan kaldırılmaları belleklerimizde hâlâ, ama ortada fotoğraflı belge yok; bu yüzden er ya da geç bunlar da yalan, uydurma sırasına girecek. Oysa dünyanın dört bir yanındaki arşivlerde hem fotoğrafları hem de filmleri saklı duran 1968 Çekoslovakya işgali böyle değil.
Çek fotoğrafçılarıyla filmcileri, yapılması mümkün olan tek şeyi en iyi biçimde yapabilecek kişilerin kendileri olduğunun fazlasıyla bilincindeydiler; şiddetin yüzünü ilerki günler için saptamak ve saklamak... Tereza üst üste yedi gün sokakları arşınladı. Rus askerleriyle subaylarının suçüstü sayılabilecek durumlarda fotoğraflarını çekti. Ruslar ne tepki göstereceklerini bilemiyorlardı. Ateş açan ya da taş atan olursa ne yapacakları hakkında kesin emir almışlardı, ama üzerlerine objektif çevrildiğinde ne yapacakları söylenmemişti.