Enes

Enes
@firardaeness
Yaşından yaşlı, bu dermansızlığın yaşımla yok bir ilgisi umduğunu bul(a)mayabilirsin…
Sabitlenmiş gönderi
Gönül yarım kalırsa, ömür de yarım kalır.
Reklam
Şüpheli şeylerden kaçınmak kadar güzel verâ yoktur.
Dünyâ hayatında bir garip gibi ol

Reader Follow Recommendations

See All
Bir beyhude bekleyişin içinde Rüzgar söndürüyordu içimdeki güneşimi Ne sabahlar sabah, ne geceler gece Her mavi şafak yeni bir güne gebeydi
Tasavvuf bütünüyle edepten ibarettir. İnsanın yaşadığı her anın, her halin, her makamın kendine göre bir edebi vardır. Bu edebe her zaman riayet eden kimse, Allah dostu olur.
Reklam
Tasavvuf yolunun büyüklerinden Cüneyd-i Bağdadî Hazretlerinin şu sözü ne kadar anlamlıdır!… "Biz tasavvufu ondan bundan nakil ve kuru laf ile elde etmedik. Ona Allah için açlık çekerek, dünyalık isteklere rağbeti terk ederek ve sevip alıştığımız şeylerden uzaklaşarak sahip olduk."
Aslında bilmediğimiz için, anlamadığımız bir konuyu hemen inkâr etmemeliyiz. Aksi halde ‘mümine kâfir, âlime cahil, veliye gafil insan!..’ demiş olabiliriz. Bu ise dinimize göre yanlıştır.
Allah Teâlâ şöyle buyurmaktadır: “Bana şükredin, sakın nimetlerimi unutup nankörlük etmeyin.” İnsanlardan görülen bir iyiliğe teşekkür etmek de böyledir. Peygamber Efendimiz’in emrettiğine göre, birinden iyilik gören kimse, elinden geliyorsa o iyiliğe karşılık vermelidir; karşılık vererek maddi gücü yoksa ona duâ etmelidir. Çünkü insanlara teşekkür etmesini bilmeyen Allah’a da şükretmiş olmaz. Allah’a en çok şükredenler, insanlara en fazla teşekkür edenlerdir.
Eylül
İnce bir sızı gibi dağıldı sokaklar Bulutlar lâl oldu gece dökemez yaşı Örtün üstüme örtün, yıldızsız karanlıkları Seyrimden geçiyor ruhumun hayâl hülyaları Çözülmez ki sırrımız ayna karşısında Bugün bir acı var sisli göz yaşlarımda Biz ne umutlar ekmişiz toprağın altına Rehberim yok, uykum yok, bîçâreyim sana. Satır satır yazılan bu yol seherlerde Kim geriye çeker bizi kara gözlerine değince Bâkî der ki sen ince bir ruh, bense etten bir ruh Bu kara zemherin adı yok, yüzü yok, dermana geldim sana. Bâkî
Ne tuhaf, insan oğlu her şeyi bilmeye çalışıyor da ibretten haberi yok.
Reklam
Her mazharda Hakk’ı tesbih edecek bir hal lisanı olunca, her şeyde hayat ve ruh var demektir.
Söz arabası bir kere koşmaya başlayınca durmak olur mu?
Bu dünyaya, bilhassa bu memlekete verilecek derslerin en büyüğü, şüphesiz ki ahlâk, ferâgat ve insanlık dersi olacaktı.
1,742 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.