“İşte sana kementlerin en güzeli. Tırmanasın ey pehlivan, tel tel saçlarıma tutunasın.”
“Ey alemin ışığı, biraz daha sabret, bu kadar erken doğma.”
“Zaman bu biçerdir, biz de ot. Ne acıma bilir ne de korku. Körpe ve kuru ona fark etmez. Kimse orağının derbisinden kurtulamaz.”
“Ey açgözlü padişahlar! Size sesleniyorum. Mutluluk arıyorsanız, barış için çabalayın. Ne taçta ne de İran ordusunda gözüm var.”
"Dostluk ve düşmanlık, senin bildiğin gibi değildir. Sen, dünyaya gençlik gözüyle bakma.
İster bir kul, isterse padişah olsun, bu dünyada mesut sayılabilecek kimse ölümünden sonra iyiliğini yadigâr bırakabilendir!
"Benim gülden nasibim sadece diken; fakat, ne çare?