"Spoiler İçerir.. "
Yazarın sözüyle başlamak isterim : Gerçek Bir Kadının Öyküsüdür Bu Kitap ..!
Psikiyatrist olan yazarımız Kanatır Cezaevi'nde bir grup kadın mahkumun kişilik yapıları üzerine bir araştırma yürütmeye başlar . Sonra diğer mahkumlardan ziyade Firdevs adında mısırlı bir kadın mahkum dikkatini çeker . Firdevs 10 gün sonra
Orhan Pamuk severlerin sevmediği; Orhan Pamuk sevmeyenlerin ise sevdiği bir eserdir. Kitabın en ilginç yönü bana göre budur.
Diğer kitaplarına oranla daha az ve öz yazmış yazar bu kitabında. Gereksiz ayrıntılara girmeden vermesi gereken mesajı vermiş. Öyle olunca da maalesef biraz Orhan Pamuk olmaktan uzaklaşmış. Çoğu kişi, gereksiz ayrıntıya
İhsan Oktay Onar'ın bu muhteşem kitabında tek eksik olan bir sözlük. Bu kitap kelime dağarcığınızı geliştiriyor...
İhsan bey'in bu kadar kelimeyi nasıl öğrendiğini merak ediyorum doğrusu. Bir elimde kitap, Bir elimde tablet. Tableti sözlük olarak kullanıyorum. Şu an itibari ile 10 sayfalık bir sözlüğüm oldu. Bu sebeple bu kitabı bitirmek öyle
(Dikkat!
spoiler içerir)
Bayıldım! Mitler ve efsaneler ile dolu bir kitap. İki temel eser üzerinden konu anlatılır. Sophokles'in Kral Oidipus'u ve Firdevsî'nin Şehname'sinden Rüstem ile Sührab'ın hikayeleri arasında geçer. İlk eserde babayı öldürmek ikinci eserde oğulu öldürmek. Bu iki konuya hakim olmak önemli.
Kitap ilk olarak Cem'in babasızlık ve yeni bir baba bulma heyecanı ile ilerler. Bir kuyu ustasının çırağı olarak Öngören'e gider. Burada Mahmut Usta'yı babası olarak görür. Cem, bunu üniversiteye hazırlık sınavı için dershane parasını biriktirmek amacıyla yapar ama kırmızı saçlı kadını görmesiyle her şey değişir. Maalesef babası olarak gördüğü Mahmut Usta'yı kuyuda terk etmesiyle ilk tren bileti ile annesinin yanına geri döner. Bu terk etmenin üzüntüsünü düşünmemeye çalışsa da acısını yıllarca yaşar. Aradan seneler geçer. İyi bir evlilik yapar işlerini büyütür sonunda zenginlik. Sonrasında sarpa saran bir karmaşa içinde sonunu kolaylıkla anlayabileceğiniz aynı zamanda fazlasıyla şaşıracağınız bir roman.
Başta bahsettiğim iki konunun bir arada kullanıldığı yaşanacağı için efsaneye dönüşen hikayede tercih oğulun babayı öldürmesinden yana kullanılmıştır.
Yazara fazla aşina değilim ancak incelemelere baktığım kadarıyla seveni de çok sevmeyeni de şahsen ben kurgusal olarak anlatılan hikayeyi sevdim. O kuyudan su çıkacak mı? Kırmızı saçlı kadın kim? Mahmut Usta öldü mü? Cem tutuklanacak mı? Ben merakla okudum. Benim için baştan sona akıcı bir kitap oldu okumanızı tavsiye ediyorum.