Kaygan Katılar Katılığın esnek kurallara tabi olduğunun anlaşılması karşısında belki de şaşırmamız gerekiyor. Nihayetinde katılar ancak belli koşullarda katıdır. Bir buz küpünü ısıttığınızda bir su gölü elde edersiniz. Moleküllerin asli doğası değişmemiştir; yalnızca çevre koşulları moleküller arasındaki bağların gücünü değiştirmiştir. Aynı şey, ısıttığımızda suyun buhara dönüşmesinde de geçerlidir. Bu durumda moleküller arasındaki bağlar kaybolmuştur, ama yine de moleküllerin kendileri değişmemiştir. Isı yelpazesinin öbür ucunda yeni bir tür madde de yaratabiliriz. Bazı maddeleri soğuttuğumuzda yeni bir tür madde yaratabiliriz. Maddenin katı, sıvı ve gaz hallerine “Bose-Einstein sıkışması” olarak bilinen hali de ekleyebiliriz. Bose-Einstein sıkışması ancak son derece düşük ısılarda gerçekleşen radikal bir dönüşümün bir sonucudur. Isı özü itibarıyla bir nesnenin “verebileceği” enerji miktarının bir ölçüsüdür. Çok düşük ısılarda bir madde bütün enerjisinden sıyrılır, bu yüzden pek hareket edemez. Fakat kuantum kuramı bir nesnenin momentumunu ne kadar aşağıda kesinlemeye çalışırsanız –bu durumda sıfıra yakındır– nesnenin pozisyonundaki belirsizliğin o kadar fazla olacağını buyurur. Dolayısıyla Bose-Einstein sıkışması durumunda bütün parçacıkların belirsiz bir pozisyonu vardır. Aslında bütün parçacıklar birbirleriyle örtüşür; birleşerek devasa bir atoma benzeyen tek bir büyük kuantum nesnesi meydana getirirler.
Bir fizik kuramı yalnızca bir varsayım olmak bakımından her zaman koşullu ve kesinlikten yoksundur: asla kanıtlayamazsınız. Deney sonuçları sayısız kez kuramla uygunluk gösterse de, bir sonraki deneyin sonucunun kuramla çelişmeyeceğini hiçbir zaman kesin olarak söyleyemezsiniz. Diğer yandan bir kuramın öngörüleriyle çelişen tek bir gözleme dahi sahip olursanız söz konusu kuramı çürütebilirsiniz. Bilim felsefecisi Karl Popper'in de vurguladığı gibi iyi bir kuram ilkece gözlem tarafından çürütülebilen ya da yanlışlanabilen bir dizi öngörüde bulunabildiği gerçeğiyle karakterize olur. Yeni deneylerin öngörülerle uyuştuğunun gözlemlendiği her seferde kuram hayatta kalır ve bizim de söz konusu kurama güvenimiz artar; fakat yeni bir gözlemin kuramla uyuşmadığı fark edildiği takdirde de kuram ya terk edilmeli ya da yenilenmelidir.
Reklam
Okumak gibi basit bir şey yaparken bile bir dizi kurala uymanız belli yeteneklere ve bilgiye sahip olduğunuzu gösterir. Fizik konusunda uzman değilsek ama fizik uzmanları için yazılan kuantum mekaniğiyle ilgili bir kitap okumaya başlarsak, büyük olasılıkla beş dakika sonra sıkılırız. Aynı şekilde kitaptaki her şeyi zaten biliyorsak o zaman da sıkılırız. Ancak kitap bilgimize ve yeteneklerimize uygunsa, bildiğimiz üzerine bir şey koyuyorsa kendimizi kaptırırız ve zaman akar. Bu haz ve tatmin ikigaimizle uyumlu olduğumuzun kanıtıdır.
Kaf suresi
Hepsi kullara rızık olsun diye. O yağmurla ölü toprağa can verdik. İşte insanların mezardan çıkışları da böyle olacak.
Sayfa 554Kitabı okudu
1918'de bir tür devrim yaşadık. İmparator Karl tahttan çekildi ve Avusturya bir cumhuriyet olmaya başladı. Gündelik yaşamımız hemen hemen aynı kaldı. Ne var ki, benim yaşamım imparatorluğun yıkılmasından etkilendi. Czernowitz'de kuramsal fizik doçenti olarak bir görev aldım ve boş zamanımın hemen hemen tamamını felsefe üzerine daha derin bilgi edinmek için harcamayı göze aldım, bana Upanişad'ların Birleşik Kuramı'nı tanıtan Schopenhauer'i yeni keşfetmiştim.
Sayfa 202Kitabı okudu
Marx insan toplumlarının gelişimlerinin kendisininin keşfettiği bilimsel yasalarla yönetildiğine inanıyordu. Bilim anlayışı, ister istemez Einstein öncesinin bilim anlayışıydı. Zamanının bütün bilgili kişileri gibi, Marx da Newton'un maddenin uzamdaki devinimleri yöneten Doğa Yasalarını keşfettiğini, dolayısıyla herhangi bir fizik sistem hakkında, ilgili veriler elde olunca, onun bütün gelecek evrelerinin önceden kestirilebileceğini sanmaktaydı.
Reklam
929 öğeden 671 ile 680 arasındakiler gösteriliyor.