Oğlunu toprağa verdiğinde, yavrucak daha beş yaşındaydı. Daha sonra, tatil yaptıkları sırada, görümcesi ona şöyle dedi: "Kendine kahrediyorsun. Bir çocuk daha yapmalısın. Ancak böyle unutabilirsin." Görümcesinin uyarısı içini daralttı. Yavrusu: yaşamöyküsü olmamış varlık. Sonradan gelenin kısa sürede sileceği bir gölge. Ama o, yavrusunu unutmak istemiyordu. Onun, yeri doldurulamaz varlığını savunuyordu. Geleceğe karşı, bir geçmişi savunuyordu, zavallı küçük ölünün önemsenmemiş, hor görülmüş geçmişini. Bir hafta sonra, kocası şöyle demişti: "Depresyona girmeni istemiyorum. Hemen bir çocuk yapmalıyız. Sonra, unutursun." Unutursun: Bir başka formül bulmaya çalışmıyordu bile. Ondan ayrılma düşüncesi işte o anda kafasında doğdu. Edilgen yapıda olan kocasının kendi adına değil, kız kardeşinin egemen olduğu büyük ailenin daha genel çıkarları adına konuştuğu açıktı.
"Hem işlem yapacağın bir formül olduğunu bile bilmeden cevabı nasıl bulabilirsin ki zaten?"
Sayfa 147Kitabı okudu
Reklam
Dağda, bayırda, ormanda, köyünde tatilde olanlar, bu da size kıyağım olsun. Çırcır böceklerinin çıkardığı seslerden, havanın o anki sıcaklığını ölçebilirsiniz. 1897 yılında amerikalı fizikçi amos dolbear, bu hesaplama için bir de formül bulmuştur. bu formüle dolbear yasası adı verilmiştir. Sekiz saniyede saydığınız cırcır böceği ötüş sayısına 5 ekleyerek hava sıcaklığının kaç derece olduğunu anlamak mümkündür.
Her dinin ve her ahlakın temelinde yatan en genel formül: “Şunları ve şunları yap, şunları ve şunları yapma — mutlu olursun. Aksi halde...” şeklindedir. Her ahlak, her din bu buyruktan oluşur, — aklın büyük ilk günahı, ölümsüz akılsızlık diyorum ben buna.
Sayfa 34 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
KOKU (spoiler içerir)
*Koku en eski duyudur denir, en ilkel canlılar önce kokuyu algıladılar. Hayatta kalmak için elzemdir, ancak tek başına karar verici olabilmesi hele de bir katile tavır konusunda, insani değil de hayvani değil midir? İnsanın akıllı bir hayvan olduğunu söyleriz, öyleyse insan yalnız koku ile bu derece manipüle olabilir mi? Anlaşılan yazar insanın pek de rasyonel olmadığı kabulüne de sahip. *Kitapta hoşlanmadığım şey Grenoulle bir şeyi yaparken bir şeye direnirken bir şey için didinirken neden öyle yaptığını onu orada neyin tuttuğunu bilmeyişimiz. Önce amaçlar sonra eylemler olur ya, bu kitapta önce eylemler var ve o eylemler neticesinde bir şekilde Grenoulle'in amaçladığı şeyler doğuyor. Bu kitabın bir eksiği değil kasıtlı bir sunuş ise Grenoulle'in kokusunu bilmediği gibi ne istediğini de bilmeyen nehirde bir yaprak gibi sürüklenen biri olduğunu söyleyebiliriz. *Kitapta bazı tekrarlar bulunuyor. Grenoulle önce kendi varlık çığlığı ile annesinin ölümüne neden oluyor, tabakhaneden ayrıldığında ustası karlı alışveriş yaptığını sanırken ölüyor, parfüm ustası Baldini yüzlerce formül ve şöhret kazandıktan sonra iç rahatlığı ile Grenoulle'i uğurlamasının ardından dramatik bir şekilde ölüyor, yer gazı kuramcı adam yine Grenoulle sayesinde şöhret kazanıp onun ardından ölüyor, son olarak kalfa olarak çalıştığı Grasse'deki dükkanda gidişinin ardından baş kalfa idam ediliyor. Bu dramatik tekrarlar dikkatimi çekti.
Koku
Koku
Istırapların birbirine karıştığı ve silindiği bu dünyada, sadece formül hüküm sürer.
Reklam
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.