"
Ekonomi Politiğin Eleştirisine Katkı
Ekonomi Politiğin Eleştirisine Katkı
'nın (1859) önsözünde, şu ünlü formül yer alır: "Üretim ilişkilerinin tümü toplumun ekonomik yapısını (Bau), toplumsal bilincin belirli biçimlerine tekabül eden hukuki ve siyasal bir üstyapının (Überbau) üzerinde yükseldiği somut altyapıyı (Basis) oluşturur." "Ekonomist" olarak adlandırılan bazı Marksist akımlar, her toplumsal oluşumun (bkz. Üretim Biçimi) doğrudan doğruya ekonomik altyapı tarafından belirlenmiş olduğunu ve toplumsal oluşumun mevcut temsillerinin bu altyapının yansımasından" başka bir şey olmadığını öne sürerek, söz konusu formülün mekanik bir yorumunu ortaya koydular."
Sayfa 16 - Yordam Kitap - II. Altyapı, Üstyapı
Sadece ümitsizlik nedeniyle tanımlar getiririz. Bir formül gerekmektedir, hatta pek çok formül; en azından zihne bir haklılık ve yokluğa bir gösteriş sağlamak için...
Reklam
“Namaz kılın ve zekat verin” formülü ‘iman edin ve iyi amellerde bulunun’ diyen daha esaslı ve daha umum, “iki kutuplu” başka bir formülün özel şeklidir. Bu formül ise Kur’an’ın dini, ahlaki ve sosyal emrinin temel ifade şeklidir.
Sayfa 273 - undefinedKitabı okudu
Askerde, yatılı okulda da geçerli bir nasihattir. "Kendini sevdirirsen rahat edersin" derler ama kendini sevdirmek nasıl olur formül vermezler, veremezler.
“Şu anda sahip olduğumuz şeyi değil, bir sonraki şeyi istememiz, tüketimciliğin temelini oluşturuyor. Mutsuzluk için mükemmele yakın bir formül bu.”
“Babaya yanıt verilmez,” formülünü bilirsiniz, değil mi? Bir anlamda bu formül tuhaftır. Sevilen kişiye değil de kime yanıt verilir bu dünyada?
Reklam
Saygıdeğer karıncalar gözlerini yuvada açar, besbelli orada kaparlar; bu müspet ve sebatkâr davranışlarıyla da büyük bir onuru hak ederler. Fakat insan hercai, bir dalda durmaz bir yaratıktır ve belki de satranç oyuncuları gibi gayeyi değil, gayeye giden yolu sever. Kim bilir (emin olamayız tabii) belki de insanların yeryüzünde ulaşmaya çalıştığı tek gaye, bu gayeye ulaşma yolundaki daimi çaba, başka bir deyişle hayatın ta kendisidir, yani iki kere iki dört cinsinden bir formül olan gaye değildir; zaten iki kere iki dört, hayat değildir baylar, ölümün başlangıcıdır. Hiç değilse insan, bu iki kere ikiden daima ürkmüştür; ben hâlâ ürküyorum. İnsan bütün ömrünü iki kere iki peşinde geçirir, bu uğurda denizler aşar, hayatını harcar, fakat yemin ederim, arayıp gerçekten elde etmekten korkar. Çünkü onu bulur bulmaz artık erişecek şeyi kalmayacağını bilmektedir. İşçiler işlerini tamamladıktan sonra, hiç olmazsa aldıkları parayla meyhaneye gider, oradan karakola düşerler; işte size en aşağıdan bir haftalık meşgale. Fakat bizler nereye gideriz? Onun için gayeye her yaklaşmada bir huzursuzluk hissedilir. İnsan gayeye ulaşmak için çalışmayı sever, fakat ulaşmayı pek istemez; bu hal hiç şüphesiz çok gülünçtür. Şu halde insan daha doğuştan gülünç bir yaratıktır, işin hoş tarafı da budur zaten.
152 syf.
·
Puan vermedi
Acı Kahve, aslında Agatha Christie tarafından 1930 yılında tiyatro oyunu olarak yazılıp Leslie S. Hiscott'un yönetmenliğinde sinemaya uyarlandı. Hercule Poirot serisinin de yedinci kitabı diyebiliriz. Konusuna da gelirsek, İngiltere'nin ünlü fizikçisi olan Sir Claud Amory'inin savunma sanayi alanında mühim icadının aile fertleri tarafından çalınacağından şüphe etmesiyle Hercule Poirot'u evine davet etmesiyle başlar. Poirot eve gelince bir cinayet vakası ile karşı karşıya kalır. Sir Claud kasada bulamadığı formül ile tüm aile fertlerini ve çalışanları yemek masasında toplar. Açıkça onları tehdit ederek formülü kısa bir elektrik kesintisinden sonra masaya bırakmasını ister. Ancak her şey planlandığı gibi gitmez. Sir Claud elektrik kesintisinden sonra masada ölü olarak bulunur. Tabi o sırada da Poirot'un gelmesiyle dedektiflik oyunu başlar. Her zaman ki gibi Agatha Christie yine mükemmel yazmış. Bu kadının kalemine bayılıyorum cidden. Eserleri bir şekilde akışı hızlı ve merak uyandırıcı oluyor. Okuyacak olanlara keyifli okumalar dilerim:)))
Acı Kahve
Acı KahveAgatha Christie · Altın Kitaplar · 20187,9bin okunma
Cetvele bakarak arzu etmenin ne tadı olur?
Gerçekten, ya günün birinde bütün arzu ve kaprislerimizin de formülü bulunur, daha doğrusu, bunların esasına, hangi kanunlara bağlı olarak meydana gelip nasıl geliştiklerine, çeşitli durumlarda hangi yolları takip ettiklerine dair kesin bir matematik formül ortaya çıkarsa, o zaman insan muhtemelen, hatta mutlaka hiçbir şey istememeye başlar.
Kitaplar çok şaşırtmalı bilmeceler için yeterli formül vermiyorlar. Onu için yaşamın ta kendisine sığınmak gerekiyor.
Sayfa 392
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.