Latinler ; "Birini tanımak hepsini tanımaktır." dememişler mi? Önce kişiler, sonra merhumlar, sonra fotoğrafların asılları ... Yaşadığımız bir dramın hikayesi.
Sayfa 58 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Bütün fotoğrafların bir hikayesi vardır. İstisnasız hepsinin. Onlarla konuşmayı, onları dinlemeyi bilenlere çok şey anlatırlar.
Evrak-ı muzırra - Samet Çıldan
Reklam
THE PIANIST (2002) Piyanist
Polonyalı Yahudi piyanist Wladyslaw Szpllman'ın Varşova gettosunda hayatta kalma mücadelesini anlatan Piyanist, İdeolojik bir film değil. Soykırıma yönelik herhangi bir "bakış açısı" benimsemiş olmamasının yanı sıra Roman Polanski filmi olduğunu açıkça hissettiren bir film de değil. Ancak film alçakgönüllülük ve zekayla kotarılmış; yönetmenin kendi soykırım hikayesi olmasa da hayatı boyunca yapmayı beklediği film olduğuna hiç şüphe yok. Film, Ronald Harvvood'un fazla açıklayıcı acemice diyaloglar İçeren senaryosundan zarar görse de, Pawel Edelman'ın görüntüleri muhteşem. Eski fotoğrafların, tarihin rengi olarak tanımlanabilecek sepyanın kıyısında gezinen zengin koyu kahverengiler, pek çok sahnede yüreğinize İşleyecek. Olağanüstü ölçülü bir oyunculuk sergileyen Adrlen Brody, hayli serinkanlı Szpilman'ı canlandırıyor. Szillman, Nazller'ln elinden birçok kez inanılmayacak kadar kıl payı kurtuluyor. Film özellikle Alman askerlerinin kişisel ve keyfi sadizmiyle Nazi sisteminin kurumsal gaddarlığının korkutucu karışımını gözler önüne serme konusunda çok başarılı. Polanski akıllıca bir davranışla hiç yorum yapmıyor: Böylesine titizlikle planlanmış bir dehşet karşısında yapılabilecek en İyi şeyin, ayrıntıları doğru şekilde anlatmak olduğuna karar vermiş görünüyor
Bütün fotoğrafların bir hikayesi vardır. İstisnasız hepsinin. Onlarla konuşmayı, onları dinlemeyi bilenlere çok şey anlatırlar.
Sayfa 162
Latinler 'Birini tanımak, hepsini tanımaktır,' dememişler mi. Önce kişiler, sonra mefhumlar, sonra fotoğrafların asılları... Yaşadığımız bir dramın hikâyesi.
Sayfa 58 - 20.12.1978Kitabı okudu
"Mağaradakiler'de, mağaradakilerden pek azı var. Latinler 'Birini tanımak, hepsini tanımaktır,' dememişler mi. Önce kişiler, sonra mefhumlar, sonra fotoğrafların asılları... Yaşadığımız bir dramın hikayesi."
Sayfa 58 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
17 öğeden 11 ile 17 arasındakiler gösteriliyor.