Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bugün, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü. Tarihi Devletler, önceleri, baskıya dayanan bir anlayışla yönetilmekteydi. Bu anlayışa son vermek amacıyla 1215 yılında İngiltere Kralı'na kabul ettirilen bildiri olan Magna Carta, insan hakları kavramının ilk belgesi sayılır. İnsan hakları konusunda yayımlanan bir diğer önemli bildiri ise, Amerika'da
464 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
11 günde okudu
Fransız Devrimi, Aydınlanma düşüncesi, kuldan yurttaşa geçiş, ulus devlet ve seküler bir yaşam kültürünün oluşması açısından insanlık tarihinin önemli bir aşamasıdır. Fransız devrimi her ne kadar özgürlük, eşitlik ve kardeşlik sloganı ile anılsa da, esas simgesinin kan olduğu söylenir. Devrimin kan dökülerek yapılabilir olduğu ve devrimin kendi
İki Şehrin Hikâyesi
İki Şehrin HikâyesiCharles Dickens · Can Yayınları · 202358,9bin okunma
Reklam
Candan Badem yazdı: Mehmet Perinçek Büyük Sovyet Ansiklopedisi’ni nasıl sansürledi? Mehmet Perinçek, Rus Devlet Arşivlerinden 150 Belgede Ermeni Meselesi (İstanbul: Kırmızı Kedi Yayınları, genişletilmiş altıncı basım, 2013) adlı kitabında ve başka yerlerde Ermeni milliyetçi partisi Taşnaksütyun’un işlediği cinayet vb. suçlara dair çarlık ve
·
Puan vermedi
Michel Foucault 1975 yılında Hapishanenin Doğuşunu yayımladığında, başka şeylerin yanında Victoria döneminin en büyük İngiliz romancısını meşgul eden o büyük soruyu da tartışıyordu: devrimci şiddet, devrim öncesi şiddetin yöntemleri ve zihniyetinin bir devamı mıdır yoksa ona bir son mu verir? Foucaultnun Fransa da ve İngiltere de özellikle mevcut
İki Şehrin Hikâyesi
İki Şehrin HikâyesiCharles Dickens · Can Yayınları · 202358,9bin okunma
128 syf.
10/10 puan verdi
Dünyanın en önemli şairlerinden olan, önünde saygı ile önümü iliklediğim Baudelaire'ın en güzide eseri. Bir eser hem bu kadar açık sözlü hem de bu kadar hermetik olabilir. İmgelerin gücünü, Edgar Allan Poe gibi bir şairi çevirmekle yetinmeyip onu anlamış ve kendi sembolizm furyasını yüceltmiş Baudelaire, bu kitapta tanrı moduna ulaşmıştır gözümde. Dünyanın bir kadına ve yeşil gözlerine en güzel iltifatlarının yer aldığı bir kitap aynı zamanda aksi yönde esen rüzgarlar ile de hakaret boyutunda yermiştir. İronik görünse de Baudelaire anlaşıldığında bu eser de insanın gözünde ayrı bir değer görüyor. Fransız devrimi sonrası klasik bir hal alan Fransız romantizmini avcunun içine almış ve kendi gerçekçi sembolizmi ile apayrı bir boyuta evirmiştir. Bana Fransız şiirini Verlaine ve Rimbaud'dan daha çok sevdiren Baudelaire gözüme hep en uzak en soğuk ama en çok merak uyandıran gezegen Plüto gibi görünmüştür. 1977'de fırlatılan Voyager uydusu nasıl Plüto'ya ulaştıysa azimle, onu okuyan kişi de sert ama gerçek hislere ulaşacaktır aynı azimle. Dali'nin The Persistence of Memory tablosundaki gibi tahtaboşa akan zaman gibidir, okunması elzemdir.
Paris Sıkıntısı
Paris SıkıntısıCharles Baudelaire · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20182,161 okunma
Fransız Devrimi ve Sonrası
Devrim'in entelektüel vaftiz babası Jean -Jacques Rousseau bilgeliği ve cazibesi geniş kapsamlı imalarını örtbas eden bir dizi yazısında bu evrensel savı ifade etti.Rousseau; insan toplumu konusundaki bu "akılcı" incelemesinde okurlar adım adım ilerleyerek mevcut tüm kurumları mülkiyet , din, toplumsal sınıflar,devlet otoritesi,sivil toplum hayali ve düzmece olarak niteleyip mahkum etti.
Sayfa 55 - Boyner YayınlarıKitabı okudu
Reklam
120 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 saatte okudu
Gece üşendim sabah geri geldim. Kitap hakkında bir kaç söz etmesem içim rahat etmeyecekti. Kitap Borges'in Babil Kitaplığı serisinin 4 numaralı eseri. Ben Kırmızı Kedi Yayınları baskısını okudum. Yazar Cazotte kitabın ismini Lesage diye bir yazarın (adını ilk kez duydum) Le Diable boiteux (Topal Şeytan) kitabına antitez olarak yazmış. (Topal Şeytan Türk edebiyatının ilk çevirilerindenmiş.Nadir kitapta bir versiyonu var 180 tl. =)) Kitabın yazarı Cazotte da Fransız devrimi karşıtı görüşleri nedeniyle giyotinin tadına bakanlardan. Kitaba gelirsem büyük bir sorgulama içine sokmuyor bizleri ya da harikulade bir edebi keyif yaşatmıyor belki ama bittiğinde çok hoş bir tat bırakan kitaplardan. Kadın ve şeytan metaforu hatta süregelen kadınlar şeytandır iddiası etiketiyle ilerliyor kitap. :) Kitabın baş karakteri Âlvaro arkadaşlarının gazına gelip, bir pentagram çizip, ruh çağırır. Ama gelen Beelzebub isimli bir şeytandır. Şeytan kitapta ilk kez ortaya çıktığında Âlvaro'ya "Che vuoi?" - Ne istiyorsun? sorusunu sorar. E şeytan bu kendi şartı karşılığında ne isterse verebilecek güçtedir. Fakat ava giderken avlanır ve Âlvaro'ya aşık olur. :) Baştan çıkarıcı durumdayken baştan çıkan duruma düşen şeytan, güzel bir kadın kılığına bürünerek, kadınların erkekleri kandırmak için başvurduğu tüm şeytanca oyunlara başvurur. Âlvaro'ya yaranmak için onun arzu ettiği ne varsa gerçekleşmesini sağlar. Ta ki amacına ulaşıncaya kadar... :)) Amacına ulaştıktan sonrası ise çok daha farklı şeytani oyunlar oynar, Âlvaro işin içinden nasıl çıkıyor, neler oluyor hepsinin cevabı kitapta. :) Kesinlikle tavsiye ediyorum.
Aşık Şeytan
Aşık ŞeytanJacques Cazotte · Kırmızı Kedi Yayınları · 20061,498 okunma
307 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.