Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
256 syf.
8/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Kadının kaderi coğrafya değildir.
"Coğrafya kader midir?" Kadınlar için pek de öyle değil gibi. Dünyanın her noktasında benzer senaryolar yaşayan kadınları bulmak epey kolay. "modern" ya da "geleneksel" coğrafya kadınlar için geçerli değil. Olivia ise şu an günümüzde modern sayılabilecek bir ülkelerden birisinde doğuyor, çoğu Türk kadını gibi
Babam Öldüğünde Ağlamadım
Babam Öldüğünde AğlamadımIris Galey · Arion Yayınevi · 1994809 okunma
415 syf.
10/10 puan verdi
·
14 günde okudu
“Bir kelime kararını,bir duygu hayatını,bir insan seni değiştirebilir.”
Yoğun ve sürükleyici olan yeni bir düşünce romanı : Nietzsche Ağladığında. Edebiyatla da düşünülebileceğini gösteren müthiş bir örnek... Sahne Psikanalizin doğumu arifesindeki 19. yüzyıl Viyana'sı. Entelektüel ortamlar. Hava soğuk. Aktörler: Nietzche: Henüz iki kitabı yayımlanmış, kimsenin tanımadığı bir filozof. Yalnızlığı seçmiş.
Nietzsche Ağladığında
Nietzsche AğladığındaIrvin D. Yalom · Ayrıntı Yayınları · 202352,6bin okunma
Reklam
384 syf.
8/10 puan verdi
·
10 günde okudu
İnsanların dertlerini dinlemeyi seven biri olarak bir psikiyatristin yazdıklarını okumak çok keyifli olur diye düşünüyorum. Hele bu psikiyatristin edebiyata ilgisi varsa. Psikolojinin ve edebiyatın harmanlandığını düşünün. Ortaya şahane bir eser çıkmaz mı? Tabii ki çıkar. İşte o eser bu eser. Ayrıca yazarımız okurlarına çok değer verdiğinden yılların birikimini süzgeçten geçirerek bizim anlayabileceğimiz dilde uygulamaya çevirip yazmış. Öyle derin cümleler vardı ki defalarca okudum. Her bir satırı tek tek alıntılamamak için çok zor tuttum kendimi [Gerçi pek başarılı olamadım bu konuda. Pişman değilim:)] Kitap çok anlamlı ve bu yüzden kitap ile ilgili duygularımı ifade etmekte çok zorlanıyorum. Karakterlerle kendinizi o kadar özdeşleştiriyorsunuz ki dönüp hayatınızı gözden geçirme gereği duyuyorsunuz. Çok bencil olan insanlar yaptıklarıyla gerçekliklerinden uzaklaşır. Bu insanları bilinçdışı yönetir. Geçmişte yaşadıklarını kendileri unutur ama bilinçdışı unutmaz. Freud bu konuda çok haklı. Kader dediğimiz şey de bilinçdışının ürünü. Başlarına bir şey geldiğinde de neden böyle oldu diye düşünür bu insanlar. Ama iş işten geçmiştir. Böyle kitapları okudukça insan bir başkasını anlamanın, bir başkasının duygularına ortak olmanın kişiyi kendi gerçekleriyle yüzleştirdiğini ve ruhuna ışık tuttuğunu fark edecektir. Kitabın arka kapağında “Okuduğunuz kitaplar ruhunuzda bir iz bırakabiliyorsa, gözlerinizi yorduğunuza değmiş demektir.” diyor. Evet. Çok haklı. Kesinlikle değdi. Uzun süre terapi almış gibi oldum. Herkese tavsiye ederim. İyi okumalar
Gülseren Budayıcıoğlu
Gülseren Budayıcıoğlu
Kral Kaybederse
Kral Kaybederse
Kral Kaybederse
Kral KaybederseGülseren Budayıcıoğlu · Remzi Kitabevi · 201516,9bin okunma
415 syf.
·
Puan vermedi
1800 sonları Viyana’sında o dönemde gerçekten yaşamış olan; Freud, Nietzsche, Breuer, Salome gibi psikoloji ve felsefe öncülerinin kesişen hayatlarından bahseden yarı kurgu yarı gerçek bir roman kendisi. Dışarıdan başarılı, zengin, mutlu gibi görünse de memnuniyetsizliklere, saplantılara ve melankolilere hapis bir ruha sahip doktorumuz Josef Breuer’i merkeze alıyor kitap. O zaman henüz kitapları keşfedilememiş, ismi henüz bir şeyler çağrıştırmayan; şimdilerde ise hepimizin bildiği filozof Nietzsche , doktorumuzun kliniğine hasta olarak adım attığı andan itibaren Dr. Breuer’deki ve Nietzsche’deki karşılıklı değişimlere, etkileşimlere felsefi ve psikolojik açıdan şahit oluyoruz. Dr. Breuer bir yandan bu “Konuşma terapilerinden” yakın arkadaşı Sigmund Freud’a bahsediyor. İşte böyle böyle Psikanaliz, felsefenin de ışığında bu büyük adamların ellerinde filizlenmeye başlıyor. Varoluşsal bunalımlar her insan tarafından ara ara yaşanır. Peki ya bu bunalımlara kulak vermeden geçmeli mi, yoksa her şeyi mahvetme pahasına sarılmalı mı? “Kendi alevinle yakmaya hazır olmalısın kendini: Önce kül olmadan nasıl yeni olabilirsin ki?” diyor Nietzsche. O halde sizi, kendinizi bir nebze de olsa kül edeceğiniz ve umarız ki yenileneceğiniz bir kitaba davet ediyorum. “Yanında birileri olsa da insan daima yalnız ölür.” “Yaşarken yaşa! İnsan hayatını tükettiği zaman ölürse ölüm dehşetini kaybeder. Eğer insan doğru zamanda yaşamazsa, o zaman asla doğru zamanda ölemez.” “Ah şu melankoli… insanın içinde gerçekten boğulabileceği bir deniz var mıdır?”
Nietzsche Ağladığında
Nietzsche AğladığındaIrvin D. Yalom · Ayrıntı Yayınları · 202352,6bin okunma
736 syf.
9/10 puan verdi
·
16 günde okudu
Sophie'nin Seçimi öyle bir kitap ki bir kez okuyunca insan kendini bir şeyler yazmak zorunda hissediyor. Kapağını kapatıp, hemen başka bir kitaba geçebilmek öyle kolay değil. Yazmak zorunda hissediyorum ama hakkını verebilir miyim bilmiyorum, ellerim geri geri gidiyor. Yine de bir şeyler "gevelemeyi" deneyeceğim. Ben, kitapları
Sophie'nin Seçimi
Sophie'nin SeçimiWilliam Styron · Doğan Kitap · 201998 okunma
382 syf.
10/10 puan verdi
A.H.Tanpınar-Saatleri Ayarlama Enstitüsü Roman Hayri İrdal’ın çocukluğundan başlayarak evlilikleri, iş hayatı ve temasta olduğu insanlar ile ilgili hatıralarından oluşmaktadır. Osmanlının son dönemi ve Cumhuriyetin ilk yıllarına tanıklık etmiştir. Dönemin insanlarının özellikleri bir ironi zenginliği ve kurmaca içinde anlatılır. Bu anlatı
Saatleri Ayarlama Enstitüsü
Saatleri Ayarlama EnstitüsüAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 202341,8bin okunma
278 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.