yaşanılanlar ne olursa olsun insanın sefaleti kendi suçudur. bu şekilde yaşamak onun elindeydi ve sefalet içinde yaşadıysa babasını suçlamak yanlış olur.
“Geçenlerde biri bana esas sorunumun sahne korkusu olmadığını söyledi. Esas sorumum hayattan korkmakmış. Ve biliyor musunuz? Gayet haklıydı. Çünkü hayat korkulacak bir şey; korkutucu olmasının bir nedeni var ve o neden de şu: Hangi dalın gittiği yolu seçersek seçelim, yine o çürümüş ağacız. Ben hayatta çok şey olmak istedim. İstemediğim şey yoktu. Ama hayatınız çürümüşse, siz ne yaparsanız yapın, yine çürümüş kalacak. Rutubet her şeyi baştan sona çürütür…”