Hüma

Hüma
@furiosa
“If she was sitting across from you on a train and she wasn't moving, you might think she was dead."
DEU Hukuk
36 librarian point
626 reader point
Joined on March 2018
Asabiyetten kurtulmanın en etkili çaresi, asabı bozan şeylerden kaçınmaktır.
Reklam
Hayatın akıllı kişilerce ispatlanmış bazı nazariyeleri vardır. Bunları az çok anlamadıkça insan bu âlemde rahat yaşayamaz.
İnsanın hayatı, gerçekleşme anı şüpheli bir tehlikenin tehdidi altında kalırsa bu hal gerçekleşeceği kesin bir beladan daha korkunçtur. Çünkü insan ne zaman, neye uğrayacağını bilemediğinden bu bilinmezlik içindeki rahatsızlığı daha dayanılmaz olur.

Reader Follow Recommendations

See All
— Efendi, ben kadınım. Kendi cinsime has bazı zaaflarım vardır... Mazur görün. Bu mesele hakkında bana seksen rapor sunsanız zihnimi şüpheden bütün bütün kurtaramazsınız.
Reklam
özgürlüğü istenen bir kaplumbağayım gün ortasında ve kamyon seslerinin arasında.
Sayfa 51
Erkektir, elli yaşına da gelse daima kendini on sekiz yirmi yaşında bir kız alabilmekte yaradılıştan gelen bir hak sahibi olarak görür. Evet, altmış yaşındaki erkek, otuzundaki kadını kartlıkla itham eder. Ne büyük haksızlık...
— Hiç mi? Karının ahmaklığı işte bundan belli olur. — Neden? — Kocasına sonsuz bir güven göstermekten...
— Bir kadının iki türlü ömrü vardır... — Acayip! Bir yaşıma daha girdim. Neler öğreniyorum? Kadının ömrü iki türlüymüş... Kadın kısmı görünürde öldükten sonra kertenkele gibi dirilir, sonradan bir defa daha ölür, öyle mi?
Fakat ah, şu kadın kısmı imansızdır! Ettiğim o kadar iltifatın karşısında bir yüzüme baksa...
Reklam
Çünkü insanın bir derdi olduğunda sanki dermanını, çaresini bulacakmış gibi kime rastlarsa anlatmak ister. Anlatacak insan bulmadığı takdirde de kendi kendine yahut taşlara, duvarlara anlatmaya mecbur olur.
İnsanın sevdiği adam tarafından sevilmesi, kendisini seven adamı sevmesi ne büyük şey! Ne güzel şey!
Ah! Erkeklerin sevgisine inanmak, onların sadakatine aldanmak ne büyük bir kabahat! Ah biz zavallı kadınlar! Biz evlendiğimizde sanıyoruz ki bir koca, bir yoldaş alıyoruz. Halbuki erkekler bize o gözle bakmıyorlar. Onların evlendiklerinde eşlerine verdikleri değer, satın alacakları bir beygir veya bir arabaya verdikleri değerden azdır.
Âşık olan, sevdiğiyle biraz yakınlığı bulunan kişileri bile, velev ki dünyanın en kötü insanları olsunlar, severler.
— Ah biçare kadınlar, neler çekermiş! Biz erkekler onları kukla değerinde kullanıyoruz. Yolda serbest ve rahat yürümelerine mani oluyoruz. Bu ne rezalet! Ne küstahlık! Bir erkek tanımadığı bir başka erkeğe rastlasa yüzüne bakmaz, söz söylemez. Lakin tanımadığı ve daha önce görmediği bir kadına rastladığı anda gülerek yüzüne bakmaya, söz söylemeye başlar ve kovsalar bile yanından ayrılmaz. Demek oluyor ki biz, kadınları insan sırasına koymuyoruz. Kendimizi eğlendirmek için onların ruhunu sıkıyoruz. Serbest gezip dolaşmalarına ve eğlenmelerine mani oluyoruz.
1,639 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.