Denizin Uzun Taçyaprağı benim Isabel Allande ile tanışma eserim oldu. Kitaba başlarken bu kadar katmanlı ve geniş bir tarihi ele alan bir eser okuyacağımı tahmin etmiyordum. Denizin Uzun Taçyaprağı Avrupa ve Latin Amerika’nın 20. yüzyılda geçirdiği savaş, sürgün, darbe gibi olayları İspanya ve Şili üzerinden ele alan ve 20. yüzyılın genel bir tarihini ve insan yaşamı üzerindeki etkilerini işleyen oldukça kapsamlı ve etkileyici bir eser.
İspanya iç savaşından kaçarak sürgünle Şili’ye giderek yaşamlarını burada kurduktan sonra kendilerini askeri darbe sebebiyle ikinci kez sürgünde bulan karakterlerin hikayesini okumak zaman zaman ağır gelse de çok severek okuduğum bir tarihi roman oldu. 20. yüzyılı şekillendiren tarihi olayları Avrupa dışına çıkarak Latin Amerika tarafını okumak benim için bir ilkti.
Denizin Uzun Taçyaprağı savaşın, darbenin, sürgünün insan yaşamı üzerinden etkisini oldukça geniş bir dönemi (yaklaşık 1940-1990 arası) ele alarak işleyen şahane bir roman. Isabel Allende ile tanışmak için bence doğru bir tercih olabilir. Benim herkese önerebileceğim sevdiğim eserlerden birisi oldu.