Kamu: tüm, bütün/ bimâr:hasta, sayrı
Kamu bimarına canan deva-yı derd eder ihsan Niçin kılmaz bana derman beni bimar sanmaz mı? Sevgili, bütün hastaların derdine ihsan eyliyor Niçin kılmaz bana dermân beni hasta sanmıyor mu? Fuzulî(16.yy)
Cânı kim cânânı için sevse cânânın sever Cânı için kim ki cânânın sever cânın sever Fuzuli (16. yy.)
Reklam
352 syf.
·
Puan vermedi
Leyla İle Mecnun'un İki Şairi Fuzûlî ve Sezai Karakoç İlhan Genç bilimsel akademik çalışma olarak ele aldığı bu eserinde 16.yy'da Fuzûlî'nin yazdığı Leyla ile Mecnun mesnevisi ile 20.yy sonlarında modern Türk edebiyatının müstesna şairi Sezai Karakoç'un Leyla ile Mecnun eserini karşılaştırmalı olarak incelemiştir.. Her iki eser de hikayenin başından sonuna kadar bütün başlıklarıyla karşılaştırılmış, her iki eserin mısraları ve mısralara ait açıklamalar titizlikle şerh edilmiştir.. Ve yine her iki eserin konu başlıklarını ele alış şekilleri eserlerin yazıldığı dönem de dikkate alınarak gerekçelendirilmiştir.. Gelmiş geçmiş bütün dünya aşk edebiyatlarındaki en güzel aşk hikayelerinden birisi olan Leyla ve Mecnun'u, iki büyük ve "âşık-ı sâdık" şairlerimiz Fuzulî ve Sezai Karakoç'un eserlerinde, yeniden anlama ve yorumlama yapabilme isteklisi olan herkese tavsiye ederim..
Leyla ile Mecnun’un İki Şairi
Leyla ile Mecnun’un İki Şairiİlhan Genç · Şule Yayınları · 200913 okunma
Şeb-i yeldada uzar fecre kadar kıssa-ı aşk Ta ki Mecnun bitirir nutkunu Leyla söyler Fuzuli (16. yy)
Sayfa 113Kitabı okudu
Cânı kim cânânı için sevse cânânın sever Cânı için kim ki cânânın sever cânın sever. Fuzuli (16.yy.)
Su Kasidesi
Dest-bûsı ârzûsıyla ger ölsem dostlar Kûze eylen toprağum sunun anunla yâra su Fuzuli(16.yy.) (Dostlar, sevgilinin elini öpmek arzusuyla ölürsem eğer Mezarımın toprağından bir kâse yapın ve onu sevgiliye sunun) Yani sevgilinin dudağı aşığın mezarından çıkan toprağa değecek.
Reklam
Yazılı Kürt Edebiyatı’nın Zenginliği
NEVZAT EMİNOĞLU-KÜRT ARAŞTIRMALARI DERGİSİ 1. Giriş Tarım devriminden sonra şehir-devletlerin ortaya çıkmasıyla kentler medeniyetlerin oluşum alanları haline geldi. Şehirlerdeki nüfus yoğunluğunun sonucu oluşan ticari faaliyetlerle ortaya çıkan refah ortamı insanları estetik duyguların tatminine yönlendirdi. Bu ise şehirlerin başta edebiyat ve
Fuzuli- 16.yy
Selam verdim rüşvet değildir diye almadılar
200 syf.
·
Puan vermedi
·
9 günde okudu
Bir Tereddüdün Romanı
Peyami Safa bu romanında da tüm benliğimi alımlama estetiği ile etkisi altına aldı. Dünyada zeki insanların daima tereddüt ve şüphe içinde olduğunu an be an sizlere yaşatıyor. Bununla birlikte ortalama bir insanın da fıtrat gereği yaşam boyu tereddüt içinde olduğunu bu yüzden de insanların ancak zaman zaman ânı yaşamaya odaklanarak mutlu olabileceği iletisini ortaya koyuyor. Bu konuda vurguladığı bir başka durum ise harp sonrası insanların tereddüdü çok daha derin yaşadığıdır. Eserde, birçok modernist roman tekniğini de uygulanmıştır. Vildan üzerinden bilinç akışı tekniği, başkahraman üzerinden de iç konuşma teknikleri belirgin şekilde uygulanmıştır. Eserin başkahramanı aslında Peyami Safa'nın kendisidir. Yazar bunu metnin derin yapısında ifade etmiş ve diğer romanlarında da kendi hayatından birçok yaşanmışlığın olduğunu söylemiştir. Bu bakımdan eser otobiyografik roman özelliği de taşımaktadır. Dili hem akıcı hem de sanatsal olan eserde birçok satırın altını çizmiş bulundum. Peyami Safa kalitesi ile yine şaşırtmadı. Özellikle derin okuma yapmayı seven okuyuculara hiç "tereddütsüz" eseri okumalarını öneririm. Son olarak diyebilirim ki Peyami Safa yaşadığı tereddütlerden keyif almaktadır. Aslında bu anlayış 16.yy'da Fuzuli, Servetifünun Dönemi'nde Halit Ziya, Tevfik Fikret, modernist roman dönemde Oğuz Atay'ın Tutunamayanlar'ı ve Yusuf Atılgan'ın Aylak Adam'ıdır. Öyle ki edebiyat ruhunu taşıyan her bir kişi tereddüt içinde bir mütereddittir. Bu tereddütler bu kişileri büyük kalemler ve derin kişiler yapmıştır/yapar.
Bir Tereddüdün Romanı
Bir Tereddüdün RomanıPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 20207bin okunma
100 syf.
10/10 puan verdi
·
13 saatte okudu
Mende Mecnûn’dan füzûn âşıklık isti’dâdı var Âşık-ı sâdık menem Mecnûn’un ancak adı var. Fuzuli'nin 16. yy. Da ortaya koyduğu lirik - epik şiirdir. Sevgiliye duyulan bir aşkın, sevginin gerçek Aşka ve Sevgiliye dönüşmesini konu alan bir hikayedir Leyla ile Mecnun. Çünkü tüm sevgiler O'ndandır ve O'nadır. Herkesin bilgiği bir hikâye ama benim düşüncem gerçek manası ile anlaşılması veya gelecekte duyulması azalmakta olan hikayelerimizden. Çoğu zaman sadece adını anıp geçebiliyoruz. Çağımız teknoloji çağı. Unutulmaya yüz tutmuş eserlerdendir. Yazarımız ise bunun bilincinde olup tekrar kaleme alma gereği duymuştur. Güzel bir eser ortaya çıktığını düşünüyorum. Ben beğendim. Keyifli okumalar.
Leyla ile Mecnun
Leyla ile Mecnunİskender Pala · Kapı Yayınları · 20204,619 okunma
Reklam
Fuzuli-16.yy
Men garib ü rah-ı mülk-i vasl pür-teşviş ü mekr Men harif-i sade-levh ü dehr pür-nakş-ı füsun Ben garibim; vuslat ülkesinin yolu karışık ve aldatıcı şeylerle dolu. Ben sade, saf gönüllü bir adamım; dünya efsunlu nakışlarla dolu.
Fuzuli-16.yy
Bu ne sırdır sırr-ı aşkın dimeden bir kimseye Şehre düşmüş ben seni sevdim diye avazeler Bu ne sırdır ki, aşkının sırrını henüz kimseye söylememişken, bütün şehirde benim seni sevdiğime dair sesler yankılanır olmuş?
Fuzuli 16.yy
Ey olup mi’râc burhân-ı ulüvvü’ş-şan sana Yere inmiş gökten istikbâl için Kur’an sana...
64 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.