Nur Arslan

Bir insanın işi meşgul olunmaya değerse, o insan muhtemelen kendi işiyle meşgul olur. Fakat, işini meşgul olmaya değmez buluyorsa, kişi aklını kendi anlamsız işinden ayırarak, başkalarının işiyle iştigal eder. Başkasının işiyle meşgul olmak şu şekillerde ortaya çıkar: Dedikodu yapmak, kirli çamaşırlar aramak ve başkasının işine burnunu sokmak ve ayrıca yerel, ulusal ve ırksal konulara aşın ilgi göstermek. Böylece kendinden uzaklaşan kişi, ya başkasının sırtına biner ya da onunla gırtlak gırtlağa gelir.
Reklam
İnsanlarda kendi varlığını şekillendiren güçleri genellikle kendi dışında arama eğilimi vardır.” Başarımızın ve başarısızlığımızın nedenlerini çevremize bağlamaktan kaçınmayız. Bundan dolayı, iyi bir dünyada yaşadığını düşünenler bu dünyayı aynen korumak, hayal kırıklığına uğramış kişilerse bu dünyayı temelden değiştirmek isterler. Durumumuzun; yeteneğimiz, karakterimiz, fizik yapımız ve sağlık durumumuz gibi kişisel niteliklerimizin bir sonucu olduğunu bildiğimiz durumlarda bile, bunun nedenlerini çevremizde arama eğilimi kaybolmaz. H.D. Thoreau diyor ki: “Bir insanın işlerini görmesine engel olacak bir derdi varsa, hatta karnı bile ağrıyorsa, bunun için dünyaya yeni bir düzen verilmesi gerektiğine inanır.”
Sanki çok derin bir uykuya gömülmüştüm ve böyle bir rüya görebilmek için de gerçekten derin bir uykuya dalmış olmak gerekirdi ve o uykunun o sessizliği, benim için ebedi bir hayatın işareti gibiydi, çünkü ezelde ve ebediyette konuşma yoktur.

Reader Follow Recommendations

See All
İçinde, gecenin saldırgan rüzgarlarına incecik şifona elbiselerle Meydan okuyacak kadar ateşe yakın bir şey vardı.
... ama gelecek, geçmişin duvarlarının ardında değildir.
Sayfa 29 - Yky yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Reklam
45 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.