Şimdi diyorum ki: ancak ve ancak ö z g ü r l ü k i d e s i a l t ı n d a eylemde bulunabilen her varlık, tam bundan dolayı, pratik açıdan gerçekten özgürdür.
Sayfa 66 - Üçüncü Bölüm: Ahlâk Metafiziğinden Saf Pratik Aklın Eleştirisine Geçiş, Özgürlük Bütün Akıl Sahibi Varlıkların İstemesinin Özelliği Olarak VarsayılmalıdırKitabı okudu
İlave Okumalar İçin Öneriler İskandinav mitleri konusunda çalışmak, oldukça zahmetli ve karmaşık bir iştir. Elinizdeki kitap bu konuda yalnızca bir başlangıç noktası olabilir. Kitap boyunca anlatmış olduğum mitleri genellikle sadeleştirmeye çalıştım. Ancak, bu mitlerin özgün hallerinin kendi başlarına oldukça karmaşık olmaları bir yana, farklı
Reklam
E t y e y in v e KAN İÇ İN y i ğ i t l e r i n e t i n i y iy e c e k s i n iz v e d ü n y a b e y l e r i n i n K A N IN I İÇ E C E K S İN İZ ... S A R H O Ş O L U N C A Y A K A D A R KAN İÇ E C E K S İN İZ " (Tevrat. Hezckiel Bölüntü )WI8-20) Bu sapık adet asırlardır bir kısım fanatik siyonisller tarafından uygulan- maktadır. Bazı bağnaz Yahudi kollan, Tevrat’ın insan kanı içme ve insan boğazlama konusundaki emirleri doğrultusunda, sayısız İnsanın kanlarını almak için öldürmüşlerdir
Olana ilişkin nedenler değil, hiçbir zaman olmıyorsa da o l m a s ı g e r e k e n e ilişkin yasalar, yani nesnel-pratik yasalar varsaymanın söz konusu olduğu Pratik Felsefede; bir şeyin neden hoşa gittiği ya da gitmediğini, tek başına duyumun verdiği zevkin beğeniden nasıl ayrıldığını, bunun da aklın genel bir hoşnutluğundan —ki haz ve acı duygusu buna dayanır— ayrılıp ayrılmadığını, bundan arzuların ve eğilimlerin, bunlardan ise, aklın işbirliğiyle, maksimlerin nasıl çıktığını araştırmak gereksizdir. Çünkü bunların hepsi deneysel bir Ruh öğretisinin işidir; bu da, d e n e y s e l y a s a l a r a dayandığından D o ğ a F e l s e f e s i sayılırsa, Doğa öğretisinin ikinci bölümünü meydana getirir. Burada ise söz konusu olan, nesnel-pratik yasadır, dolayısıyla sırf akılca belirlenen istemenin kendi kendisiyle ilişkisidir; o zaman, deneysel olanla ilgili herşey kendiliğinden ortadan kalkar, çünkü a k ı l t e k b a ş ı n a davranışı belirliyorsa (ki şimdi tam bunun olanağını araştırmak istiyoruz), bunu zorunlu olarak a priori yapmalıdır.
Sayfa 44 - İkinci Bölüm: Yaygın Ahlâksal Dünya Bilgeliğinden Ahlâkın Metafiziğine GeçişKitabı okudu
"Olana ilişkin nedenler değil, hiçbir zaman olmıyorsa da o l m a s ı g e r e k e n e ilişkin yasalar..."
Sayfa 44 - İkinci Bölüm: Yaygın Ahlâksal Dünya Bilgeliğinden Ahlâkın Metafiziğine GeçişKitabı okudu
Etkilerin ona göre çıktığı yasanın genelliği, en genel anlamda (biçim bakımından) asıl doğa denen şeyi, yani genel yasalarca belirlenen şeylerin varoluşunu meydana getirdiğinden, genel ödev buyruğu şöyle dile getirilebilir: e y l e m i n i n m a k s i m i s a n k i s e n i n i s t e m e n l e g e n e l b i r d o ğ a y a s a s ı o l a c a k m ı ş g i b i e y l e m d e b u l u n .
Sayfa 38 - İkinci Bölüm: Yaygın Ahlâksal Dünya Bilgeliğinden Ahlâkın Metafiziğine GeçişKitabı okudu
Reklam
742 öğeden 671 ile 680 arasındakiler gösteriliyor.