Sıla
Sıla
@g_Sila
81 reader point
Joined on October 2021
Şu anda okuduğu kitap
Okuma Hedefleri
Zorbalığın etkileri hayatlarımızı derinden etkileyebilir. Masum bir insanın güçsüzken her şeye boyun eğmek zorunda kalması, sonunda eline geçen her güç zerresini intikam için kullanma isteğiyle sonuçlanabilir. Hayatta hepimiz zor zamanlar geçiririz ve işler dayanılmaz bir hal aldığında pes etmek cazip gelir. Ancak içimizdeki minik bir umut
‘’Doğduğun yer mi, doyduğun yer mi ? ‘’ diye bir soru sorulur ya hani. Bu soruya bir seçenek daha eklemek lazım. Ait olduğun yer. Bazılarımız ait olduğu yerde doğmuştur. Bazılarımız ait olduğu yerde doymuştur. Bazılarımızsa ait olduğu yere hiç rastlamadan yaşamını sürdürüp gitmiştir. Peki ama ne bu ait olmak? Ait olmak bence hissetmekle alakalı. Oldukça derinden gelen bir bağlılık hissi. Doğduğun ve büyüdüğün şartlardan bağımsız, çevrendekilerden bağımsız bir iç güdü. Güçlü ve ilkel bir sezi. Bütün öğrendiklerine karşı çıkan daha doğrusu bütün öğretilere rağmen silinmeyen minik bir kıvılcım. Bu kitapta da içindeki kıvılcımı takip eden bir köpeği okuyoruz. Yolculuğu boyunca başından birçok olay geçen Buck, zekası sayesinde koşullar neyi gerektiriyorsa onu yapmış, mükemmel bir uyum örneği sergilemiştir. Ama en başta da söylemeye çalıştığım gibi. Oraya uyum sağlaması oraya ait olduğunu göstermez. Hayatta başımıza birçok olay gelir. Bu olayların her biriyle yeni bir özellik katarız kendimize ya da kendimizin yeni bir yönünü keşfederiz. Bu özellikleri biriktire biriktire kişiliğimizi oluştururuz. Buck da etrafıyla mücadele ederken, onlara uyum sağlarken -belki de hiç fark etmeden- evrildi o içindeki kıvılcıma doğru. Herkesin kendi içindeki kıvılcımına eğilebilmesi dileğiyle.
Dan Brown okumaya başlamamı sağlayan kitaptır benim Da Vinci Şifresi. Tanıştığım gibi de beni içine çeken bir bataklık olmuştur. Kitabı bitirir bitirmez karakterin başından geçen başka bir hikayeyi daha okumak isterken buluyorsunuz kendinizi. Simge bilim profesörü olan Robert Langdon hiç beklemediği bir şekilde bir cinayetin bir numaralı şüphelisi haline gelir. Kendini bu suçlamadan aklamak isterken yollarının kesiştiği Sophie Neveu da ailesi hakkında yıllardır yatan gizemi öğrenmek için Robert Langdon‘a ihtiyaç duyar. Büyükbabasının onlara bıraktığı mesajdan yola çıkarak gizemi çözmeyi başlayan ikili yüzyıllardır insanlardan gizlenen ‘’Kutsal Kase’’ ve peşindeki sırları ortaya çıkarırlar. Bunları çözerken cinayetin asıl suçlusunu da bulurlar ancak bunları yapmak hiç kolay olmamıştır. Bu ve bunun gibi birçok gizemin tam ortasında bulunan Robert Langdon'ı okumak bir alışkanlık gibi yayılıyor bünyeye. Kendinizi yeni bir tanesini daha ararken bulmamak elde değil.
Reader Follow Recommendations
Kara kedi, Edgar Allan Poe'nun en sevdiğim hikayelerinden biri. Okuması oldukça merak uyandırıcı ve akıcı bir kitap. Bize adeta "Bu devran böyle dönmez." diyor. Biz ne kadar düşünüp planlar yapsak da hayatın da kendi planları vardır.
Şehrazat'ın bin ikinci gece masalını bu şekilde devam ettirmek de ancak Edgar Allan Poe'nun yapabileceği bir iştir zaten. Geçen bin bir tane geceden sonra acaba bin ikinci gece ne olacak? Şehrazat'ın anlattığı hikayeleri siz de tıpkı zalim padişahın merakıyla okuyacaksınız.
