Engels...
"İnsan kendi kaderini kendi yazar, Tanrı'nın bağışlaması sonsuzdur, ama aynı zamanda da satın alınamaz. İnsan onu kazanmayı hak etmeli."
Sayfa 376Kitabı okuyor
Siz de öyle olmalısınız.
"İşçiler! Ben ateşin, bıçağın, kanın ve ölümün devrimcisiyim."
Sayfa 359Kitabı okuyor
Ve yine uyanırlar tanyerinde,
Yükselir acı bir çığlık:
Ne zaman başka bir dünya göreceğiz?
Yok mu adalet?
Bi tanıdık geldi sanki bir yerden :))
Kitaplar arasında çok kalıyor ve giderek içine kapanıyor. Tıpkı bazılarının birayla içe kapandıkları gibi.
"O sonuca kendin varman, kendin anlaman gerekiyor. İçini kendi cerrah bıçağınla açman gerekiyor."
Direne direne kazanmadık mı???
Kendini kör akıntıya bırakmaktansa, akıntıya karşı yüzmeye, hatta batmaya bile hazırsın.
Voltaire
"Eğer Tanrı yoksa yaratılması gerekir," diyor. Neden? Beni, gökyüzü değil yeryüzü ilgilendiriyor.
Biz inancımızı aniden yitiriyoruz....
Dinden, uzun uzun düşünmeden, tıpkı çocukluğumuzun masumluğundan ayrıldığımız gibi ayrılıyoruz.
Nankörlük, kötülüğün şeytanca zincirinin bir halkasıdır, kıskançlık ve yalancılık gibi tehlikelidir.
‘ölüm, ölen için değil, geride kalanlar için mutsuzluktur’
Sayfa 497 - Evrensel Basım YayınKitabı okudu
Yaşam, karanlıktaki bir ışıktır
Sayfa 465 - Evrensel Basım YayınKitabı okudu
Nankörlük, kötülüğün şeytanca zincirinin bir halkasıdır, kıskançlık ve yalancılık gibi tehlikelidir.
Evrensel Basım YayınKitabı okudu
bi ben…
Savaşta cesur,
İşkencede dirençli,
Aşkta savunmasız.
Sayfa 465 - Evrensel Basım YayınKitabı okudu
Tarifi imkansız...
Bir annenin çocuğunun mezarı başında hissettiği acı başka bir şeye benzemiyordu.
Sayfa 416 - Evrensel Basım YayınKitabı okudu