İnönü, şöyle diyor Atatürk’e, “Gazeteciler dedikodu yapıyorlar. Bu memleketi daha ne kadar on bir sarhoş idare edecek” diyorlar. Atatürk şöyle cevap veriyor: “Pardon?” diyor, “On bir sarhoş mu? Halt etmişler. Bu memleketi sadece bir sarhoş idare ediyor” diyor. Orada, arkadaşlarının arasında gerçeği söylüyor, “Hiçbiriniz, hiçbir işi layıkıyla yapamıyorsunuz.” Doğru da.
Sayfa 140 - PdfKitabı okudu
inönü, şöyle diyor atatürk’e, “gazeteciler dedikodu yapıyorlar. bu memleketi daha ne kadar on bir sarhoş idare edecek” diyorlar. atatürk şöyle cevap veriyor: “pardon?” diyor, “on bir sarhoş mu? halt etmişler. bu memleketi sadece bir sarhoş idare ediyor” diyor. orada, arkadaşlarının arasında gerçeği söylüyor, “hiçbiriniz, hiçbir işi layıkıyla yapamıyorsunuz.”
Reklam
Diğer ülkelerin gençliği de bundan etkilenerek futbolu bir ibadet şekline soktular. Bundan daha da zevk alanlar futbolu bir bilim ve sanat dalı gibi görmeye başlamışlardı. Sokaktaki halkı heyecanlandırarak geçinen boş kafalı ve cahil bazı gazeteciler, gençliğin bu yeni tutkusunu kışkırtarak sömürme yoluna gitmişlerdi. Futbol için ayrıca köşe yazıları konulmuş ve sığır bacağı gibi güçlü bacakların meziyetlerinden uzun uzadıya bahsetmek artık gazetecilik sayılır olmuştu.
Mustafa Kemal Atatürk
Cihanın dört bir köşesinden gelmiş heyetler, bütün devletlerin elçileri, diplomatlar, gazeteciler, hep ayakta, aynı saygı ve dikkat ile Türk namını taşıyan bu “mucize adamı”nın sesini dinliyordu.
Gazeteciler Cemiyeti ve Gazeteciler Sendikası yeni bir düşün ortaya attı: Gazeteciler kendi kendilerini denetleyecekler, özdenetim uygulayacaklardı. İktidarın yasal ve yasa dışı baskılı denetimi yetmiyor, onu az buluyorlar, bir de kendi kendilerini denetlemek gereğini duyuyorlardı.
Sayfa 21 - Nesin Yayınevi
Basın Özgürlüğü Sıralaması, 1.🇸🇯Norveç 2.🇸🇪İsveç 3.🇳🇱Hollanda 15.🇩🇪Almanya 33.🇨🇵Fransa 93.🇹🇿Tanzanya 96.🇰🇪Kenya 108.🇬🇦Gabon 113.🇿🇲Zambiya 117.🇺🇬Uganda 157.🇹🇷Türkiye Gazeteciler Günü
Reklam
- Ey gazeteciler! Edipler edebli olmalı; hem de edeb-i İslâmiye ile müteeddib olmalı. Ve onların sözleri, kalb-i umûmî-i müşterek-i milletten, bitarafane çıkmalı. Ve matbuat nizamnâmesini, vicdanınızdaki hiss-i diyânet ve niyet-i hâlisa tanzim etmeli. Halbuki siz, iki kıyas-ı fâsidle, yâni: Taşrayı İstanbul'a ve İstanbul'u Avrupa'ya kıyas ederek efkâr-ı umûmîyeyi bataklığa düşürdünüz; ve şahsî garazları ve fikr-i intikamı uyandırdınız. Zîra elifba okumayan çocuğa felsefe-i tabbiye dersi verilmez! Ve erkeğe, tiyatrocu karı libası yakışmaz! Ve Avrupa'nın hissiyatı, İstanbul'da tatbik olunmaz!
Sayfa 65 - İHLAS NUR NEŞRİYATKitabı okudu
Toplumu galeyana getirmekte en çok sesi çıkanların, başarısızlar ve küskünler yani ordusuz başkomutanlar, bakanlıksız bakanlar, gazetesiz gazeteciler, taraftarsız particiler olduğunu görüyordu.
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.