Saat gece üç dışarısı da içim gibi soğuk
Saat 03.00 civarı dışarıda beter soğuk var tıpkı içim gibi yalan yok bu gece dişimin vermiş olduğu ağrıdan uyuyamıyorum yarın sınavlarım var ama uyku haram oldu ağrıdan. Şunu da söyleyeyim ağrım bu denli şiddetliyken aklıma sen geldin yine bir şekil de... Acaba gözlerinin içine bakıyor olsaydım şuan bu ağrıyı hisseder miydim? Ya da senin bi geçmiş olsun veya Allah şifa versin mesajın tüm ağrıyı sızıyı söküp atmaz mıydı?... Ya da sadece senden gelen hayırlı geceler, iyi geceler mesajı...Ben galiba sıkıntılıyım şifayı önce Allah'ta sonra sende arıyorum halbuki normal bir kul önce inanır sonra inancı gereği tedavi için elinden geleni yapar.
Saçlarımdaki beyazları seviyorum, tıpkı çocukken güneşli bir günde görüpte birbirleriyle oynayan bebeklere benzettiğim beyaz bulutları sevdiğim gibi. Yüzümdeki kırışıklıkları seviyorum, sakin bir akşamda günün tüm çekilmezliklerine inat, yarını umutla beklerken seyrettiğim denizdeki dalgalar gibi... Vücudumdaki ağrıları seviyorum mesela, bana yaş aldığım için değil, çalışmaktan yorulduğumu anlatıpta, bu gece yastığa başını rahat koy dediği için. Ağlaya ağlaya akan burnumu, şişen yüzümü, gözyaşlarımı da çok seviyorum... Ne mutlu diyorum hala taşlaşmamış kalbim, yeryüzünün diğer yarısı gibi. Ne mutlu hala ağlayabiliyorum. Başımın ağrılarını seviyorum... Hala umursamaz, duyarsız, düşüncesiz, ve düşünce-siz olmadığım için... Ve ve kalbimin ara ara sıkıştırmasını, yolun sonuna geldik dercesinelerini... Sıkışıyor ise kalbim hala bir şeylere... Demek ki hala seviyor birşeyleri, birileri için acıyor, endişe ediyor birilerini yarım bırakmaktan ve yarım kalmaktan korkuyor diye... SEVİYORUM bana ait olan ve ait olduğum herşeyi işte. 03.11.2020 00:13
Reklam
Teheccüd namazı
Aradığımı buldum... Peygamberlerin dahi sürçmesi (zelle) sonucu ilahi uyarı aldığı bu dünyada günahlardan nasıl kurtulurum (en aza indirme, hatta berî olma) diye ilerleyen yaşlarıma kadar nafile oruç tutmaktan tutun, kötü arkadaşlardan uzak durma, zikrullahla meşgul olma üzerine birçok vesile ararken Rabbimin lütfu ve acıması sonucu aradığımı
16.03.23 00.28
aradan çok geçti tam zamanını hatırlamıyorum ama bu gece bu masada başak abla dedi ki “normal zaman diye bi şey yok. zaman her zamandır.” (konu fiziksel şiddetti)
Toplum varmış
Hayallerim arasında gece saat 03:00' te bisiklet kullanmakta var... Bunu anlatma... Yaşa.... İnsanlar, konfor alanından çıkmak istemez... İsteseydi, böyle olmazdı... Doğru ya! Toplum varmış... O, yönlendirmiş bizi... Doğru düzgün olamadık diyin de yalanın özü alınmasın.
Gaf kralı Ertuğrul Özkök
"İnsanların İçindeyim (Seni Seviyorum)' ise, bir dönem Ertuğrul Özkök'ün hakkında yazdığı yazıyla gündeme gelmişti. Hikâye enteresan, bilen biliyor; ama bilmeyenlere bir kez daha hatırlatalım: Özkök, 14 Mayıs 1995 tarihinde Hürriyet gazetesinde yayımlanan "Gece 03.00'tü ve o kız söylüyordu' başlıklı yazısında, mealen şunlardan söz ediyordu: Uykusu kaçmış, gece saat 03.00 civarında radyosunu açmıştı. Sesi çok sevdiği Sezen Aksu'ya benzeyen bir kızın söylediği şarkı bütün yorgunluğunu almış, derin bir huzur içinde kaybolup gitmeye meyletmişken birden şarkının sözlerini fark etmiş. O güzelim şarkının içine paylaşmayı seviyorum, kavgamı seviyorum gibi cümleler sokuşturulmuştu. Meali bırakıp doğrudan Özkök'e bağlanalım: Bir gün karşılaşırsam yüzüne haykıracağım. Ne hakkın var. Bu kadar güzel bir şarkıyı böyle manasız sözlerle mahvetmeye' diye soracağım. Cumhuriyet gazetesi, 18 Mayıs'ta aynı başlıkla yayımlanan bir yazıda, bu manasız sözlerin Nazım Hikmete ait olduğunu açıklıyor, Özkök daha sonra Cumhuriyeti arayarak bunun Nazım şiiri olduğunu öğrenmenin fikrini değiştirmediğini, sözlerin hala manasız olduğunu savunuyordu.
Reklam
159 öğeden 161 ile 159 arasındakiler gösteriliyor.