Bu dâirede dört yüz senedir bilâ-fâsılâ Kur’ân-ı Kerîm okunur
“Revan Köşkü'nde gezerken kulağıma derinden bir Kur'an sesi geldi. Birdenbire Islâm mimarîsini tam mânâsıyla gördüm. Çünkü Islâm mimarîsinin içine bir ruh gibi muhakkak rahle başında bir Kur'ân sesi lâzım. O ses olmadığı zaman bu mimarî kuru bir şekilde görünüyor.
Bu fikrimi rehberim Lütfi Beye sõyledim. Ve bu Kur'ân sesinin nereden geldiğini
Tess: kan ,tıp,gerilim.
Bu kitap kesinlikle bu değil. Farkli ama yine de iyiydi. Daha önce de okumuş olduğum ve o zaman da beğendiğim bir Tess Gerritsen romanı. Çırak Günahkar ve Silinisi de çok beğenmiştim. Cerrah efsanesi zaten... Gece nöbeti, Bıçak sırtı. Kısaca Tess ne yazsa okurdum.
Bir kızın, ölüm döşeğindeki annesinin isteğine uyup, babasını ölü ya da diri arayış romanı. Bu arayış ona kendisini kaybettirip tekrar benlik verecektir. Ben çok beğenmiştim her ne kadar 2. okunuşu daha farklı bir tat vermiş olsada ilki başka idi.
"Hiçbir şey umurunda değil zaten, öyle değil mi? Şu aptal savaşta aptal uçaklarını uçurmak dışında."
Daha babası karşılık vermeden Willy onu itip odadan çıkmıştı.Koridorda hızla koşarken babasının arkasından,
"Sen sadece bir çocuksun. Bir gün anlayacaksın! Biraz büyü! O zaman anlayacaksın..."
diye haykırdığını işitmişti.
Bir gün. Bir gün.
Gecenin karanlığına doğru, "Hala anlamıyorum."diye fısıldadı.
Asla Arkana BakmaTess Gerritsen · Martı Yayınları · 20123,515 okunma