Akşamdan güneşin doğuşunu seyredeyim dediğim halde, sabah yataktan çıkmıyorum, gündüzden ay ışığını görünce mutlu olmayı umduğum halde akşam odamdan dışarı çıkmıyorum. niçin yataktan çıktığımı niçin yatağa girdiğimi tam olarak bilmiyorum.yaşamımı hareketli kılan mayalı hamurdan yoksunum gece yarıları beni canlı tutan sabahları beni uykudan uyandıran dürtüden yoksunum.
.... sığınaklara da inmedim gece yarıları
Yollara da dusmedim pike yapan uçakların altında
Ama sevdalandım altmışima yakın
Sözün kısası yoldaşlar
Bugün Berlin'de kederden gebermekte olsam da insanca yaşadım diyebilirim.
Bazı gece yarıları uyanır, beni, kendisini seyrederken bulurdu. Yüzümü okşar,burnumu oynatır ya da göğsüme sokulur, yine uyurdu. İçim büyür, içimde dolunay olur, önünden ince bir bulut geçer, bedenim manzaraya dar gelir, burnumun direği sızlardı.
"Öğrenci evlerinde,yurtlarda gece yarıları kulaklıktan dinlediğin aşk şarkılarının arasına serpiştirdiğin şiirlerle büyüttüğün bir yüreğin var senin.Yıllarca uzaktan bakışlarla sevdiği kızlara bir kere bile olsun sevdiğini söyleyemeden çekip gidenlerdensin ve böylesi bir ateş ve hüzün,yüreğini büyüttü.Üzerine yakışmayan,bordo renkli,zekat ceketleriyle yetiştin ve kalbin,hayatın anlık acılarına karşı durabiliyor."