Dil sorunu yaşamış Giritli atalarıma ithafen
“Girit’ten gelen Müslümanların büyük bir çoğunluğu da Türkçe bilmiyordu. Bir Girit göçmeninin hatıralarında bu durum bütün açıklığıyla dile getirilmiştir: ‘Anadilimiz olması gereken Türkçe’yi bilemeyişimizden bir burukluk duymuşumdur hep. Bizi buralara serpmişler, fakat dilimizi, geleceğimizi hesaba katmamışlardı. En kabadayımızın elli kadar Türkçe sözcük bildiğimizi söylersem sakın ayıplamayın beni. Hele okuryazar olanlarımız o kadar az ki, iki elin parmaklarını geçmezdi.’
Ayrıca Girit göçmenlerine Rumca konuşmaları dolayısıyla para cezası kesildiği, olayları yaşayanlar tarafından da aktarılmaktadır.”
Sayfa 294Kitabı okudu
.
Ebû Hureyre, çok ibadet eden ve Allah'tan korkan biriydi. Bütün gece, kızı ve eşiyle nöbetleşe ibadet ederdi. Gecenin üçte birini o, üçte birini eşi, üçte birini de kızı ibadetle geçirirdi. İşte böylece Ebû Hureyre'nin evinde gecenin bir saati bile ibadetsiz, zikirsiz ve namazsız geçmezdi.
.
Sayfa 441 - Beka YayıncılıkKitabı okudu
"-Senin gibi bir adamın sade bir damatlık giyeceği aklımın ucundan dahi geçmezdi.
-Ne bekliyordun, payetli bir pantolon ve şeffaf bir gömlek mi?
-Gelinimi gölgede bırakmak istemedim..
-Lanet olsun! Düşündüm de harika görünürdün.
-Elbette, giydiğim her şeyi taşımak konusunda mükemmelim.
-En azından şarap rengi bir ceket bekliyordum.
-Bunun için senin değil, benim giydiğim her şey moda oluyor..."
Sağlam çatılı, aydınlık, sıcak yuvalarda kainatı karartacak denli keder üretilebileceği aklımın ucundan geçmezdi.
Lahza Mah ve Şer
Lahza'yı Wattpad de okumuştum ama ara finalden hemen önce bırakmış, devam edememiştim. Geçen gün yeniden görüp almak istediğimde aynı şeyleri okumak pek cazip gelmese de kendimi zorlayıp okudum. Hâlâ 11. Bölümde bırakıp okumadığım için pişmanlık duyuyorum. Son bölümleri okurken elim ayağım birbirine dolandı. Hele kitabın başından beri nefret ettiğim, son bölümlerde empati kurarak anlamaya çalıştığım Turan'a bu kadar üzüleceğim aklımın ucundan geçmezdi. Wattpad de okurken bol bol spoi yemiştim zaten, orada bırakmam da en büyük etken buydu sanırım. Hâlâ çözülmesi gereken bazı sırlar var. En merak ettiğim konu Ümran denen karaktersizin Turan'ı kiminle aldattığıydı... Bunların hepsini ikinci kitapta öğreneceğiz. Zaten Çakır'ın son sayfa da , "Kıyamadıklarım kıyametim oldu! Şimdi ben kıyamet olup onlara kıyıyorum..." deyişi ikinci kitabın gümbür gümbür olacağına işaret ediyor. Heyecanla ikinci kitabı bekliyorum. Umarım o zamana kadar heyecandan ölmem.
Hümeyra
Yıllar geçse de, omzundaki ızdırap dolu bu yük geçmezdi.
Sayfa 22
Hangi acı geçmezdi, biliyor musunuz? Aklımıza aldığımız acılar geçmezdi. Beden iyileşir, ruh güçlenir, kalp tecrübe edinir ama akıl hep aynı kalırdı.
"Günün birinde bir kliniğe yatırılacağım aklımın köşesinden bile geçmezdi."
Sayfa 132 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
Kim Özlerdi Avuç İçlerinin Kokusunu
O kadar da önemli değildir bırakıp gitmeler,
arkalarında doldurulması mümkün olmayan boşluklar
bırakılmasaydı eğer.
Dayanılması o kadar da zor değildir,
büyük ayrılıklar bile, en güzel yerde başlatılsaydı eğer.
Utanılacak bir şey değildir ağlamak,
yürekten süzülüp geliyorsa gözyaşı eğer.
Yüz kızartıcı bir suç değildir hırsızlık,
çalınan birinin