"Sana buraya bazı şeyler koyuyorum. Yol boyunca aklında olsun. lazım olursa açar okursun. Olmazsa da olsun, bir zararı yok, burada dursun." Birhan Keskin, fakir kene "Sabahları kitap mürekkebinin kokusunu içime çekmeyi severim."
Kendime not..
Senin psikolojin çok yorgun. Kendini bir türlü toparlayamamış ve yaşadığın şeylerden kendini çıkaramamışsın. Aklın sürekli karışık, sürekli olarak geçmişi, bugünü ve geleceği düşünüyorsun. Bu çok düşünme hali aslında seni mutsuzlaştırıyor. Kendini mutlu olmaya zorluyorsun. Bir şeyleri bırakman gerektiğinin farkındasın ama bunu yapamıyorsun. Psikolojinin biraz sakinleşmeye ihtiyacı var. Biraz kendini dinlemelisin. İnsanları bir kenara bırakmalısın. Onların ne dediği, ne istediği artık senin için önemli olmamalı. Sen kendini dinlemeli ve kendi isteklerine doğru ilerlemelisin. Senin psikolojin şu an çok zor olan bir yolda. Sen bu yolda ne yapacağını bilmiyorsun. Eğer hayatında bir şeyleri değiştirmek istiyorsan, buna öncelikle düşüncelerinden başlamalısın. Seni mutsuz eden ve sürekli aynı yerde olmana neden olan düşünceleri bir kenara bırakmalı, hayatında yeniliklere yer açmalısın. Senin psikolojini ayağa kaldıracak şey düşüncelerinde saklı
Reklam
AŞK MAHKUMU Onu ilk kez gördüğümde kanadı kırık bir kelebeğe benzetmiştim. Uçmaya çalışan ama uçarken de acısını içinde yaşayan bir kelebeğe… Sanki acısını kabullenmiş gibiydi. Güçlü görünmeye çalışıyordu. Ama bu konuda pek de başarılı değildi. Ortak bir arkadaşımızın evinde verdiği doğum günü kutlamasında karşılaşmıştık. Dikkat çekici bir
Şeytan diyor ki "bir daha oku " :) SAVAŞ VE BARIŞ
Savaş ve Barış’ı Niçin Okumalısınız?  Denis Gürcü 1 Tarihe tuttuğu ışık için 1828 doğumlu Tolstoy, kendi doğumundan 20 yıl önceye, romanı yazdığı yıllardansa yaklaşık 60 yıl önceye gidiyor. Napolyon Bonapart'ın Avrupa’yı kasıp kavurduğu günlere. Napolyon, 1805 yılında Avusturya’nın arından Rusya’yı işgal girişimlerine başlıyor ve bunu takip
Oldum olası pürüzsüz, karşıdan baktığınızda bir porselen soğukluğu hissettiren mekânlardan, insanlardan uzak durmuşumdur. Onlara baktığımda içimde bir hikayesizliğin verdiği soğukluk, yaşamın insan yüzünde bıraktığı çiziklerden yoksunluk ve yapay bir ışığın verdiği yavanlık hissi uyanır içimde. O yüzden şehrin yaşama tutunamamış, duvarlarında umut
Geçmişe melankolik bir duygu ile özlem duymak, insanın en gizemli ruh hallerinden birisi diye düşünürüm hep. Bunun temelinde belki de geçmişteki haline özlem duyuyordur insan, adını hatırlayamadığım bir filmde duymuştum "Mücadele etmemizin sebebi, dünyayı değiştirmek için değil, dünyanın bizi değiştirmesine izin vermemek için." O halde geçmişe özlem duyan insanların adı konmamış adı Mücadeleyi bırakanlar kervanı. Mükemmel şekilde mücadeleyi bıraktığım bir dönem de olduğum için bu durumu anlayabiliyorum. Simone de Beauvoir bu durumu şöyle açıklamış; "Birden geçmişimin bana neden zaman zaman bir başkasının geçmişi gibi göründüğünü anladım: şu anda bir başkası olduğumdan!" Çıkarım olarak geçmişe özlem duyanlar, çok büyük insan olacakmış da olamamış gibi bir şey çıksın istemem, çıkarım yapmak için yazı yazmayı da tercih etmem, sadece bir gün ileride bu yazıyı okurken, geçmişe özlem duymuyor olmayı dilerim.
Reklam
4.48 Psikoz Tam metin
(Çok uzun bir sessizlik) Ama senin dostların var. (Uzun bir sessizlik) Çok dostun var. Onların sana bu kadar koltuk çıkmaları için ne veriyorsun onlara?
135 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.