Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.17
Gerçek aşka inanlara ve insanın içini kıpır kıpır edip, kalbini kırdığı kadar buruk bir gülümseme bırakan gençlik romanlarını okumayı sevenlere bir tavsiyem var; Sevgili Bay Daniels. Kitap acılarının içinde kaybolmuş, kayıplarıyla baş etmeye çalışan iki insanın gerçek aşkını konu alıyor.
Ashlyn, canının diğer yarısını kaybettikten sonra bir de annesi tarafından uzaklaştırılıyor. Ölümle baş edemezken bir de bilmediği bir yerde yeni bir hayata başlaması gerekiyor. Tanımadığı babasıyla onun kurduğu ailede yeni benliğini bulurken, gerçek aşkı tadıyor.
Daniel, annesiyle babasının kaybı ve kardeşiyle olanlardan sonra acısıyla baş etmeye çalışıyor. Aslında ölümlerin arkasında kaybolmuş bir durumda. Daniel, ölümün arkasından yas tutmayı, kendini birilerine anlatmayı tren istasyonunda gördüğü yeşil gözlü güzel kadınla öğreniyor.
Kurgu öğretmen öğrenci aşkı üstüne acıların gölgesinde kalmış mükemmel bir aşk romanı olmuş. Ashlyn ve Daniel'in Shakespeare'in eserleri üzerine konuşmaları, birbirlerini tamamlayan halleri çok güzeldi. Bütün kitabı birşey olacak diye yüreğim ağzımda okusam da öyle güzel cümleler vardı ki kitapta kayboldum. Gabrielle'in mektupları ve listesiyle Ashlyn'ı hayatta tutmaya çalışması boğazımı düğümlendirecek kadar güzeldi. Hailey, Ryan ve Ashlyn arkadaşlığı mükemmel işlenmişti. Daniel ve Ashlyn'in susarak bile anlaşmalarına ise kalbimi bıraktım. Yazarın kaleminin büyüsünü Geçmişin Kırıkları'ndan bildiğim için aynı büyülü dünya bu kitapta da beni sardı sarmaladı. Kısacası mutlaka okunması gereken çok güzel bir kitap olmuş.
Okurken sürekli "Neden neden"diye sorguladığım kitap ile geldim.NEDEN BU KİTABI OKUMAYI NU KADAR ÇOK BEKLEMİŞİM. Çok çok güzeldi. Bu kadar kalbimi kırıp aynı zamanda huzur içinde hissettirmezdi. Yazar zaten efsane. Geçmişin Kırıkları ve The Silent Waters kitaplarını okuyup çok sevmiştim ve bu kitabını da elimde olduğu halde bu kadar geç okuduğum için çok pişmanım. Her cümlesiyle kalbimi fethetti.
Ashlyn'nın yaşadığı kaybı sonrası babasının yanında yaşamaya başlamasıyla Daniel ile karşılaşıyorlar. Daniel de birçok kayıp vermiş ve bu iki yaralı yürek birbirine tutunuyor. Tek sıkıntı Daniel'in kızımızın öğretmeni olması. Ama baktığımız da aralarında ki yaş farkı 3. Çok bir fark yok yani.
Birbirleri ile diyalogların da alıntılar kullanmaları öldüğüm yerlerden biri. Ancak kitapta kalbimin kıran öyle bir olay oldu ki hiç beklemiyordum ve keşke olmasaydı.Kitapta ki yan karakterleri de çok sevdim. Gabby, Ryan, Hailey size de kocaman kalp bırakıyorum.
Daniel zaten müthiş bir karakterdi bence. Brittainy her zaman ki gibi tam düşmelik bir beyefendi yazmış yine. Kitabın bir yerin de Jake'in de söylediği gibi "Galiba Bay Daniels'e aşık oldum."
Kitabı bitirdiğim an tüm arkadaşlarıma bu kitabı önerdim. Çünkü hem kalbinizi böyle kıran hem de size huzur veren başka bir kitap daha yok.
Tüm güzellikler bu kitaba gelsin.
Cengiz Aytmatov - Beyaz Gemi
Cengiz Aytmatov “Beyaz Gemi” adlı eserinde geçmişi, şimdiyi, hayali ve efsaneleri birbiriyle ustalıkla harmanlayarak iç içe geçirerek yedi sekiz yaşındaki bir çocuğun gözünden bizlere sunmaktadır. Aytmatov bunları bize sunarken doğruyu ve yanlışı, olması gerekenle olmaması gerekeni tüm çıplaklığıyla bizlere bir grup insan üzerinden sunmaktadır. Bu bir grup insanın insanın içinde ne ararsanız var; mülayim olanı haşin olanı, sarhoşu, çocuğu olup terk edeni, çocuğu olmayıp çocuk çocuk diye yakılanı ve benzeri. Aytmatov bu birbirinden farklı ama birbiriyle iç içe geçmişin grubu tüm hayal kırıkları ve istekleriyle birlikte bir balık misali nehirde yüzerek uzaklaştırarak o çarpıcı vuruşunu da yapmayı ihmal etmemiş.
*** Alıntılar;
“Kendisini saydırmasını bilmeyeni saymazlar.”
.
“İnsanlar akılları ile değil de zenginlikleriyle tanınmaya, büyüklenmeye kalkışırsa, bunun sonu kötü olur.”
.
“Paranın hüküm sürdüğü yerde, güzel söze ve güzelliğe yer kalmaz.”
.
“Kendi ayıbını örtmek isteyen başkalarının yüzüne kara çalar.”
.
“Kötü işin sonu da kötü olur.”
.
“ İnsanın mutlu olması ve bu mutluluğu başkalarına da vermesi bazen ne kadar kolay...”
.
“İnsandaki çocuk vicdanı, tohumdaki öz gibidir. Ve öz olmadan tohum filizlenmez, gelişmez.”
360 syf.
5/10 puan verdi
Başı çok güzel başlamıştı , o acılar , yaralar , özlem herşey güzel ilerlerken yazar bir anda saçmaladı , Ya o sahneleri okurken ağzım açık kaldı (Beni becerirken Kocamı hayal edeyim sende karın hayal et ) böyle bir saçmalık var mı allah aşkına nasıl bir saçmalık ne yaşıyorlar bunlar sanki dünyada bir tek onlar sevdiklerini kaybetmişler , Ve böylelikle cinsel sahneler başlıyor sayfalarca , Kitap resmen yokuş aşağı düştü benim için , Hiç okumayın arkadaşlar paranıza yazık zaten klasik bir sonla bitiyor
Daha önce ‘Geçmişin Kırıkları’ ve ‘Sevgili Bay Daniels’ romanlarını okuyup çok sevdiğim yazarın bu kitabını da merakla okudum. Kapak tasarımı da hoşuma gitmedi değil Benim için diğer iki kitap kadar olmasa da güzel bir okuma deneyimi oldu:
Hazel, uyuşturucu bağımlısı hamile annesi ve onun kasabada tüm uyuşturucu işini yöneten sevgilisi Charlie
Bazı kitaplar vardır ilk okuduğunuz zaman hakkında herhangi bir şey söyleyemezsiniz, önce bir sindirmek sindirirken de içinize işleyen kurgunun etkisinin geçmesini beklersiniz. Zaman girince araya da yeniden okumak, etkisinin geçmesi ve hakkında konuşmak için belli alana ihtiyaç duyarsınız. İşte bu kitap benim için tam olarak o tanıma giriyor.
Ahh bu o kadar güzel bir kitaptı kii kelimelerim şuan yetersiz kalıyor. Kalbiniz önce paramparça olacak, gözleriniz dolu dolu ağlamaların eşiğinden döneceksiniz, sonra da umudun pençesinde yer yer kahkahalar atarak kendinize geleceksiniz. Cidden bu kadar etkileneceğime en ufak bir ihtimal vermiyordum. Yazarın kalemini o kadar sevdim ki, zaten daha önce bir kitabını okumuştum ama artık bu kitaptan sonra favori yazarlarımdan oldu desem abartmış olmam umarım. Bir çok şeyi tahmin etseniz de cidden bazen ağzınız açık kalıyor. Klasik bir dram aşk romanı gibi gözükse de eminim ki sizi sıkmayacak, sadece o ilk başlarda ki sanki daha önce okuduğunuz kitaplar gibi olan kısımlara sabrediniz, zaten oralar da kesinlikle sıkıcı değil. Mutlaka ama mutlaka okuyun!! Paramparça olmuş iki insanın kaderlerinin birbirine karışarak kendilerini yeniden bulmalarını, yanında mendillerimiz hazır bir şekilde okuyoruz. Bu kitaba bir şans vereceğinizi düşünerek, keyifli okumalar dilerim..
Ah cok guzeeldi cok cok cokkkk. Birbirlerinin yaralarina merhem oldular resmen. Hala tuylerim diken diken oluyor aklima geldikçe. Birbirlerine karşı duyduklari arzuda ötürü yaptiklari bazen cok komik geldi ama cok sevdim beee ben bu kitabi.
Sayfa sayısı az olsa da konusu yüzünden ağır bir kitaptı. Bu yüzden sindire sindire iki gün içinde okuduğum bir kitap oldu. Kitap gerçekten çok güzeldi. Yazarın kalemi basit ama bir o kadar da eşsizdi. Bazı kısımlarda öyle güzel ve dokunaklı cümleler kullanmıştı ki tekrar tekrar okumaktan alıkoyamadım kendimi. Bu cümleler varlığını unuttuğum acılarıma dokundu. Bazı kısımlar öyle acıklıydı ki çoğu yerde boğazım düğümlendi, gözlerim tutamadığım yaşlarla doldu. Duygusal bir anımda denk geldiğim bu kitap, gerçekten kalbimi parçaladı ama sonrasında onardı. Sonlara doğru ise gerçekten beklemediğim şekilde ters köşe olmama neden oldu. Ben kitabı gerçekten sevdim ve çok etkilendim. Yazarın konuyu işleyişi gerçekten farklıydı, daha önce hiç bu tarz okumamıştım, bu yüzden daha çok sevdim.
Kitabın konusu ise Elizabeth kocasını kaybetmiş, hayatta kalmak için beş yaşındaki kızına sıkı sıkı sarılan bir kadındır. Duygusuz görünümlü komşusu Tristan ise eşini ve çocuğunu kaybetmiş yaralı bir adamdır. İki kırık kalp her şeye rağmen tekrar hissetmek için bir araya gelirler.
İçinde ölüm olan şeyler bana çok dokunduğu için kitabın 200 sayfasını okumak ciddi manada üzücü oldu benim için. Son 150 sayfasında olaylar daha farklı bir boyut aldığı için hızlıca okuyabildim. Sonunda yazarın yaptığı hamleyi de gerçekten çok beğendiğimi söylemeden geçemeyeceğim. Ayrıca Geçmişim Kırıkları bu yıl okuduğum favori kitaplarımın arasında yer almaya başardı. Şiddetle tavsiye ederim ve içinde yetişkin öğelerin de bulunduğu da belirtmek isterim.
Size en sevdiğim yazarlardan birinin en sevdiğim kitabı ile geldim. Aslında ben bu kitabı daha önce okumuştum ve yine çok sevmiştim. Ama şuan okuyamiyorum ya da okuduklarımdan keyif alamıyorum. Ben de dedim çok sevdiğim kitaplardan birini tekrar okursam bu durumu kırabilirim. Dün gece başladım bu öğlen bitirdim. Demekki okuyamama sorunum yokmuş sadece okuduklarımla geçinemiyormuşum
Yazardan ilk okuduğum kitaptı. Sonrasında bütün kitaplarını topladım ama aynı en sevdiğim yine bu oldu. Böyle olduğunda ilk okuduğum kitabın bende yeri hep ayrı oluyor. Size de oluyor mu bu?
Kitabımızın konusuna kısaca değineceğim ayrıntılı yorum yazmıştım daha önce
Kızımız Tate.
Hemşire yüksek lisans için pilot olan abisinin yanına taşınıyor. Taşındığı ilk gün ise kapısının önünde kendinden geçmiş olarak karşılaştığı kişi ise Miles Archer❤
Oğluşumuz Miles. ❤ ( çok çok kalp)
Kendisi bir pilot. Geçmişindeki üzüntülerden kendini aşktan uzak tutarak kurtarmaya çalışan yaralı bir yakışıklı. Ikisi arasındaki elektrik çatırdamaya başlayınca Tate'ye bir teklif götürüyor. Başta her şey çok kolay gibi gelsede asla öyle olmayacak tabiki.☹ Bendeki bu yaralı erkek takıntısı ne olacak bilmiyorum. En sevdiğim romantik kitaplardaki adamlara baktığımda benzer profiller çizdiklerini farkettim. Geçmişin Kırıkları, Başka Dilde Aşk ilk aklıma gelenler.
Kitabı tekrar okuduğumda sevmem diye korktum ama ilk okuduğum zamandan daha çok sevdim. Bana çok iyi geldi. Yazarla henüz tanışmadıysanız kesinlikle en yakın zamanda tanışmalısınız bence :)
