Huzurluyum. Her şey yolunda olmasa bile çok şey var yolumda..
Şiirlerimin Gücü
Eğitim yok bilim yok gelişim yok kültür yok haddi bilmek yok Köpek gibi kibir var Köpek gibi gösteriş var Köpek gibi bağımlılığınız İç çekişmemiz var Mutsuzluk ve sıkıntılı tip halleriniz var :) Bayağı ve basit şeyler İçin yaşamınız hiç etme var Kibirden sevişemiyorsunuz Uyuyamıyorsunuz Dokunmayı bilmiyorsunuz
Reklam
Hırsızlar Her Yerde
Hırsız sadece hayatınızda ki üç beş maddi eşyayı çalan değildir. Aynı zamanda sizde ki manevi değerlerinizi de çalan kimsedir. Kimisi hayatınızı, kimisi ibadetinizin özünü (şeytan gibi), kimisi kalbinizi , sevginizi , azminizi, şevkinizi, kimisi zihninizle beraber düşüncelerinizi, kimisi yeteneklerinizi, kimisi sözlerinizi, kimisi karakterinizi veya kariyerinizi , kimisi dış görüntünüze bakarak şehevi veya hasedi nazarlarla keyfinizi moralinizi, motivasyonunuzu çalar. En tehlikelileri de kapitalist hırsızlardır. Medya hırsızları, en önemli vaktinizi ve size daha ulaşmamış huzurunuzu ve mutluluğunuzu çalar ama gaflette tutulan ruhunuz bile duymaz. Ve bir diğer kapitalist hırsız ise bilimdir şeytani yollar da kullanılırsa sağlığınızı çalar. Sizde sağlığınızı paranız ile hastahanelerde arar durursunuz. Örnekleri çoğaltabiliriz. Ama siz, siz olun hırsızların sizden çalmasına izin vermeyin. Hırsızlara olan ilgim, merhametim ve adaletim hırsızlara karşı tedbiri elden bırakmama sebeb olmamalıdır. Yahya Doğan
“Bir konuşmacıyı nasıl sunarak sahneyi ona bırakmalı?”
Özellikle online toplantı, seminer ve eğitimlerin artık hayatımızda kalıcı olarak yer ettiği günümüzde moderasyon konusunda da verimliliği artıracak tavsiyeler: ✔️Hedef 1- Birinci amaç izleyiciyi yaptıklarından veya düşündüklerinden uzaklaştırıp, dikkatlerini konuşmacıya odaklamaktır. Hele ki artık neredeyse bütün etkinliklerin online olduğu bir
"Bilmezden gelişim, aptala yatışım kaybetme korkumdan değil; karşımdakilerin yalan söyleme potansiyellerine olan merakımdandır."
Nazım Hikmet Ran
Nazım Hikmet Ran
Reklam
YAZGINI SEV, AMA HANGİ YAZGI BU?
Bengi dönüşü 'kabullenme, kadercilik' anlamlarına getiren kişisel gelişim zırvaları her zaman olduğu gibi pasif insan modelini yaratmanın peşinde. Onlara göre Nietzsche'nin bize öğütlediği temel şey 'hayatımızı tüm acılarına, kötülüklerine rağmen sevmemiz'dir. Fakat unutmamalı ki acıyı olumlamak demek onu sevmeyi öğrenmek demek değildir; öncelikli olarak onun 'varlığını' kabul etmek demektir. Hayatındaki acının varlığını kabul eden insanın sonraki adımı onu ortadan kaldıracak pratiklere yönelmek olmalıdır. Yazgını sev, ama hangi yazgıdır bu? Elbette bahsedilen 'kendi ellerimizle yeniden kurduğumuz yazgı'dır. Bizim yaratımımız olan, acısını da kötülüğünü de ancak yalnızca bizim seçebileceğimiz olan yazgıdır bu. Bengi dönüşün ardında yatan ana fikrin 'kaderine ve acına katlan' gibi bir eylemsizlik ve boyun eğme değil, tam tersine eyleme geçme çağrısı olduğunun farkına varmak gerekir. Bu çağrı hayatlarımızın iplerini kendi elimize almamıza yapılan bir çağrıdır. Simge Armutcu
Son günlerde icaat ettiğim motto şöyle: Bir şey çok önemli değilse, hiç önemli değildir.
İsmet Özel
İsmet Özel
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.