Bende farketmistim bunu, garip bi durum...
Sinemalarda 1 saniyede 24 kare görüntü geçer. Deneyde bu 24 karenin arkasına 25. kare olarak kola reklamı koyulmuş, görüntüler çok hızlı geçtiği için izleyiciler orada bir kola olduğunun farkına varmamış, ancak bilinçaltı algılaması (diğer adıyla sübliminal algı) sayesinde sinemada ara verildiğinde kola artışların %53 oranında arttığı tespit edilmiştir. Bu deneyi sonucunda bazı ülkelerde bu tür reklamlar yasaklanmıştır. Beyin yıkama ve psikolojik savaş tekniği olarak kullanılan bu tür sinir sistemini etkilemeye yönelik pazarlama tekniklerinden birisi de alışverişe yönlendirecek müzik yayınıdır. Günümüzde Amerika'da alışveriş merkezlerinde yayınlanan müziklerle müşterilere satınalma uyaranları göndermekte ve satın alma dürtüsü harekete geçirilmektedir.
Sayfa 100Kitabı okudu
80 syf.
·
Not rated
·
Read in 2 hours
Yine bol alıntıladığım ince ama değerli bilgilerle dolu bir eser. Ali Fuad Başgil'in çok değerli tavsiyelerini tüm gençler okuyup hayatına aktarmalı diye düşünüyorum. Tembellik, kötü arkadaş, kötü örnekler, kötü alışkanlıklar hepsinin bizim üzerimizde etkilerini anlatmış ve bunların yerine neler yaparsak muvaffakiyete varacağımızı anlaşılır bir dille yazmış. "Çalış, genç arkadaşım çalış!"
Gençlerle Başbaşa
Gençlerle BaşbaşaAli Fuad Başgil · Yağmur Yayınları · 202116k okunma
Reklam
520 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 8 days
Martin Eden. İşçi sınıfına mensup, kaba saba, cahil bir genç adam. Gemilerde tayfalık yapan, çamaşırhanede çalışan, yol parası verecek durumu olmadığı için 100 kilometre yolu bisikletle gidip gelen bir karakter. Hayalini kurduğu şeylere ulaşmak için uykusundan ve başka birçok şeyden fedakarlık yapan bir insan. Jack London'ın şaheseri. Düzgün
Martin Eden
Martin EdenJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202393k okunma
İnsanın zaman zaman yaraları ile tuhaf bir ilişkisi oluyor: Bitsin istiyoruz, kabuk bağlıyor mesela fakat kaşımaya devam ediyoruz. Bilerek. Ne tuhaf. Afşar Timuçin, "İyileşen yaraya ikide bir dokunmanın ne anlamı var?" diye bu yüzden sitem eder. Bu eziyeti ne kendimize ne bir başkasına yapmalı sevgili okur. Yaralar yaşandığıyla kalmalı.
öğüt
•Çalış genç arkadaşım çalış namerde muhtaç olmak ölümekten beterdir! Gençliğini eğlenmekle geçiren ihtiyarlığını ağlamakla geçirir •Göz ağlamazsa söz ağlar! Ağlarım, ağlatamam! Hissederim söyleyemem dili yok kalbimin ondan ne kadar bizarım. •Çalışmak için her gün ve her saat, her yer ve her köşe müsaittir. Belli bir günde yapman gereken işi ertesi güne bırakma •Dikkatin ve kuvvetin zayıflamasın istiyorsan belli bir zamanda tek bir işe, tek bir kitaba, tek bir derse yoğunlaş. •Yarıda kalan iş başlanmamış demektir. Bir işe başlamadan üzerinde ne yapacağını düşünüp kararlaştır gereken hazırlıkları yap. Bütün ruhi ve bedeni kuvvetinle kendini işe ver. •Yılgınlık maskeli bir tembelliktir. Karşına çıkan güçlüğü yenmeden bir adım bile gerileme. Önüne çıkan güçlükleri önce parçala sonra her bir parçayı ayrı ayrı yenmeye çalış. •Her gün aynı saatlerde çalışmaya otur uzun aralar verme, yorulursan dinlenmek için işini değiştir bu bahane ile asla boş oturma. Sebahat et Damla’ya Damla’ya göl olur. Ali FuatBAŞGİL
Hayatımın o döneminde, kendimi pek beğeniyordum, yirmi sekiz ya- şında, genç, sağlıklı ve kısa bir süre içinde popül'er bir konu olan polarite terapisi üzerine kitabı yayınlanacak olan bir yazar adayıydım. Ve, grubun lideri Bob Rasmusson içeri girdi. Doğuştan bir masalcı olan Bob, son de- rece çarpıcıydı ve bana tamamen inanılmaz gelen bir dizi hikâye anlattı. Sonra, katılımcılardan birisinin gönüllü olarak sınıfın önüne gelmesini is- tedi. Öne çıkan, beni bu çalışmaya davet eden arkadaşım oldu.
Reklam
1,000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.