“Söylüyorum sana değerli arkadaşım, duygularım dizginlemez hale gelince mutlu bir kayıtsızlık içinde yaşantısının dar çemberinde dönen, günlük geçim derdine düşen, yaprakların sararıp döküldüğünü görünce kışın geldiğinden başka bir şey düşünmeyen böyle bir insanın görüntüsü, içimdeki bütün kargaşayı yatıştırıyor.”
Sayfa 13 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
》Çalış, genç arkadaşım çalış! Nâmerde muhtaç olmak, ölmekten beterdir. 》Gençliğini eğlenmekle geçiren, ihtiyarlığını ağlamakla geçirir.
E-Kitap
Reklam
Mustafa Kemal’i, üçüncü sınıfta meş­gul eden en önemli şey, işte bu hürriyet meselesi idi, bunu kurtardıktan sonra her sahada idareyi dü­zeltmek mümkün olabilirdi. Bunun için de muhakkak teşkilât­lanmak lâzımdı. Teşkilâtı memleket içinde ancak genç subay­lar yapabilirlerdi.
İnkılap ve Aka kitabevleri
Günde kaç defa "Padişahım çok yaşa!" diye bar­bar bağırdığımız devrin Padişahı Sultan Abdülhamid II. gö­zümüzden yavaş yavaş düşüyordu. Tıbbiye’deki genç ve aydın hürriyet taraftarlarının sürgünlere gönderilip ocaklarına incir dikildiğini duydukça âdeta feveran ediyorduk. Bir gün bizim de başımıza böyle bir şey gelebilirdi. Devlet idaresinin iyi iş­lemediğini, suistimallerin alıp yürüdüğünü, memurların ve subayların maaşlarını alamadıklarını, buna mukabil saraya mensup sırmalı hafiyelerle tevabilerine maaşlarından başka keseler dolusu altın verildiğini haber aldıkça, Sultan Hamid’e esasen pek de kuvvetli olmayan güvenimiz büsbütün sarsılı­yordu.
Sayfa 32 - İnkılap ve Aka kitabevleri
Atsız'ın Dostları ve Ziyaretçileri: Türk milliyetçiliğinin "uyutulma dönemi"nde Atsız'ın da faaliyetleri sınırlıdır. Günleri, yollarda ve Süleymaniye Kütüphanesi'nde geçmektedir. Tanıdıkların, kendisini merak eden Türkçülerin ziyaretlerinin de ardı arkası kesilmemektedir. Ya bilhassa öğle tatillerinde kütüphanede, ya da
"Çalış genç arkadaşım çalış! Namarde muhtaç olmak, ölmekten beterdir."
Reklam
Tavsiyesi:
"Çalış, genç arkadaşım çalış; namerde muhtaç olmak, ölmekten beterdir."
T.C. İstanbul ValiliğiKitabı okudu
Bir kere benim ayarımda yani kendi kıymetini takdir eden bütün kızların da lanetle reddedecekleri açık olan o görücü maskaralığını bir tarafaatalım..'. Bizimbuhayatımızdabenimgibibirgençkız kendine layık bir hayat arkadaşım nasıl ve nerede seçebilir? Göksu'larda, Fenerbahçe'lerinde mi? Sevmek için en önce gereken şey, ruhların yakınlaşmasıdır.
"Çalış, genç arkadaşım çalış! Namerde muhtaç olmak, ölmekten beterdir."
Az sonra Kurmay Binbaşı Cemal Bey (Cemal Paşa) bu yorgun ve solgun yüzlü, fakat sakin görünüşlü genç kurmayı Rauf Beye tanıtır: — İşte sana bahsettiğim arkadaşım Kolağası Mustafa Kemal
Sayfa 374
Reklam
Çalış, genç arkadaşım çalış! Namerde muhtaç olmak ölmekten beterdir... Gençliğini eğlenmekle geçiren ihtiyarlığını ağlamakla geçirir...
Bir sürü kişiyle tanıştım ama henüz bir arkadaşım yok. … Zaten sonunda birlikte gittiğimiz yol çok kısa sürünce üzülüyorum.
YALNIZLIĞIN YARATTIĞI İNSAN Pardösüsünün kürklü yakasını kaldırınca üşüdü mü diye baktım. Aslında soluk esmer yüzü balmumu gibi sararmıştı. – Üşüdün, dedim. Kaşını kaldırdı. Yanağındaki çıban yerinde kan yoktu. Durdum. Yüzünü avuçlarıma alıp ovaladım. – Neden böyle oldun, dedim. Güldü. Karanlığa doğru tükürdü. Başını iki tarafa şiddetle
MÜTHİŞ BİR TREN Kıraathanenin camları önüne oturmuşlardı. İki arkadaştılar. Nargilelerinin marpuçlarını emerek susuyorlardı. Zayıf olan, lülenin ateşini nargilenin kehribar ağızlığıyla düzeltti. Bir-iki nefes daha çekti. Marpucu sardı. Nargileyi önünden itti. Bu, yüzü karanlık, karışık bir adamdı. Kalın kaşları vardı. Bu kaşların altında
1,500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.