“Genellikle derin bir ıstırap içinde olsam da içinde hâlâ sükûnet, kusursuz düzen ve ahenk var. “
“Ancak kalbin boşluğu kalıyor, hiçbir şey onu yeniden dolduramıyor.”
Yine de bir anlığına, sadece birkaç yüz gırtlaktan çıkan sesin ne kadar korkutucu bir gücü vardı! Önemi olan herhangi bir konuda neden asla böyle bağırmıyorlardı?
Şöyle yazdı: Bilinçlenene kadar asla başkaldırmayacaklar, başkaldırmadıkça asla bilinçlenemeyecekler.
George’un Annesi Oğlu için endişelenen bir anne ile umursamaz bir tavır sergilese de aslında annesine kıymet veren oğlu George Kelcey’nin gündelik hayatlarının hikâyesini anlatır. Kısa ama oldukça düşündürücü ve hüzünlü bir eserdir.
Çok severek okudum.