Günümüz insanını ne bilgisizlik ne doğa ne de hastalık öldürecektir. Şimdiki muazzam ve silahlı uygarlığı yok etmekle tehdit eden tehlike yine insanın kendisidir. "O her zamankinden iyi yaşayabilir, ama nasıl yaşaması gerektiğini her zamankinden daha mı az bilmektedir?" İnsan kim olduğunu bilmeden başka bir şeyden nasıl söz edebilir?17
Sayfa 28 - Fecr Yayınları: 811 / 1. Baskı: Mart 2024
Kategorilerin Doğası syf.13-16
Kategorilerin doğasının ve onların bilgilenme sürecindeki rollerinin ve yerlerinin tanımı, nesnel gerçeklikte ve bilinçte tekil ve genel arasındaki bağlantı (correlation) probleminin çözümüne ve düşünsel (idéel) özlerin kaynağının ve bu özlerin maddesel oluşumlarla, nesnel gerçekliğin görüngüleriyle ilişkisinin ortaya konulmasına doğrudan
Sayfa 13 - Yordam KitapKitabı okudu
Reklam
Çok şey söylenmiş yeryüzünde dünya var olalıdan beri aşk üzerine. Çok tanımı yapılmış aşkın. Bana göre tanımsız olsa da aşk, şimdiye kadar duyduğum en yerinde tanım, adamım Bukowski'den: "Gerçekliğin ilk ışığında yok olacak bir sistir aşk" der Charles Bukowski.
Tanımı nedir mutluluğu? O çok bilenlere sorma sakın. Hele düzene tapanlara asla sorma. Onlar ki hayatın süregelen sürprizlerine kapalı, beyinleri ve kalpleri küçülerek büyüyenlerdir. Onlar yaşamadan yaşananlardır. Tanımı nedir mutluluğun? Kim olduğunu, ne istediğini, büyük arzunu bilmektir. Ben olmaktır. Yani herkese göre değişir. Tektir, eşsizdir. Yaşam denen gerçekliğin bize sunduğu parmak izidir.
Sayfa 18
Tanımı nedir mutluluğun? Kim olduğunu, ne istediğini, büyük arzunu bilmektir. Ben olmaktır. Yani herkese göre değişir. Tektir, eşsizdir. Yaşam denen gerçekliğin bize sunduğu parmak izidir. Mutluluk varılması gereken bir nokta değildir. Kabul etmektir. Şimdiyi tatmaktır.
Bilimin erkekleri, kadınları ve çocukları veriler önünde boyunlarını bükmek zorunda kalıyordu ister istemez. Dış gerçekliğin ya da kısacası gerçekliğin tanımı, tanımlayanın duyarlığına göre değişiyordu. Ama hepsi, bu gerçeklikle temasa geçmenin, temas ne kadar üstünkörü olursa olsun, ender görülen bir ayrıcalık olduğunda birleşir durumdaydı.
Sayfa 124Kitabı okudu
Reklam
Dinsel inanç ifadesi, tanımı itibariyle, kanıtlanamayan bir şeye yönelik inançtır. Bu, inancın doğru olmadığı söylemek anlamına gelmez, fakat gerçekliğin kesin olarak ortaya konulamayacağı anlamına gelir.
Sayfa 103
Dil her zaman, gerçeklik ile gerçekliğin tanımı arasındaki belalı sınırda faaliyet göstermiştir.
_Mantık, mutlak varlığın bilimidir. Varlık, sonsuzluğun tedirginliği dürtülen mutlak tinin kendini evrene açmasıdır. Mantık bilimi, kosmos’un nedeni olan mutlak tini ortaya koymaya çalışır. Mutlak tin, Tanrı’dır, İdea’dır.(Kendinde varlık). Özne ile nesnenin, ideal ile gerçekliğin, sonlu beden ile sonsuz ruhun birliğidir idea. Mantık bilimi mutlak
Dil her zaman, gerçeklik ile gerçekliğin tanımı arasındaki belalı sınırda faaliyet göstermiştir.
Reklam
Gerçekliğin tanımı, tanımlayanın duyarlığına göre değişiyor.
Sayfa 124Kitabı okudu
Öyleyse bilgi derken tam olarak ne demek istiyoruz? Bilgi kavramının anlaşılması zor olmasa da, sözcük olarak içinde kullanıldığı bağlamlar düşünüldüğünde bazen kafa karışıklığına yol açıyor. Bilgiyle ilgili yeterli materyale erişilememesiyse işleri daha da kötüleştiriyor. Son zamanlarda sağanak şeklinde yağan bir dolu kitap var ancak bunların
Sayfa 39 - 40 - 41 - PdfKitabı okudu
Leary'nin Kişilik Katmanları Görüşü
İlk katman olan aleni iletişim kişilerarası davranışların gözlemlenebilen, nesnel yanlarıdır. İkinci katman bilinçli tasvir ve tanımlama, kişinin kendisiyle veya başkalarıyla ilgili sözlü beyanlarıyla dışa vurulur. Bu katman (tanımı itibariyle uzlaşımsal sosyal gerçekliğin bir miktar çarpıtılmış hali olan) öznel deneyim dünyasıyla ilişkili olduğundan, bireyin kendisine ve başkalarına dair bildirimleri genellikle pek çok şeyi açığa çıkarır. Üçüncü katman olan şahsi simgeleştirme, önbilinçte ve bilinçdışında var olup "yansıtmalı, dolaylı düşlem/fantezi malzemeleri" aracılığıyla ifade bulan isnatlarla/atıflarla ilgilidir; projektif testler, fan- teziler, sanatsal üretimler, arzular rüyalar ve serbest çağrışımlar bu malzemelere dahildir. Leary'nin dördüncü katmanı ifade edilmemiş bilinçdışıdır ve bilinçten sansürlenen, "kişinin, diğer tüm kişilik katmanlarında sistemli ve saplantılı biçimde kaçındığı (...) ve bu dirençli namevcudiyetleriyle dikkat çeken meselelere istinaden kullanılır. Son olarak, beşinci katman olan değerler yalnızca ego idealinde değil, aynı zamanda kişinin kendisini ve başkalarını yargılarken kullandığı standartlarda tezahür eder.
Sayfa 53 - Kişilik Bozuklukları: Çağdaş YaklaşımlarKitabı okudu
Fantastiğin Tanımı
Todorov'un şeması, korku edebiyatını yorumlamak için vazgeçilmez örnekler sunar. Fantastiğin tanımına giden yolu şöyle kısaltabiliriz: Okumakta olduğumuz metin doğaüstünü konu ediniyorsa, Todorov şunu sorar: "Gerçeklik mi, düş mü?" Eğer okuduklarımız bildiğimiz yasaların alanına giriyorsa, yani gerçekliğin kapsama alanındaysa bu yapıtın türü "tekinsiz"dir. Eğer bilmediğimiz bir dünyanın kapıları aralanmış ve o kapı aralık bırakılmışsa, bu da "olağanüstü" olarak adlandırılır. Fantastik ise, bu iki farklı kümenin kesişimindeki belirsiz gelgitlerde yer alır. Eğer metin bizi kararsız bırakıyorsa Todorov onu "fantastik" olarak tanımlar.
Tanımlar icat mı edilir yoksa keşif mi edilir?
A Tanımlar keşfedilir, icat edilmez. B Onları keşfederiz; doğuştan bilmeyiz. Ama icat ettiğimiz şey, dili kullanan başka insanların halihazırda sözcüğü nasıl kullandıkları olgusundan daha fazlası değildir. Bir sözcük verilen bir duruma uyduğunda veya uymadığında Sokrates, kahramanlarının karar vermek için kullandıkları ölçütü keşfetmeye
78 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.