İman akıl ve vicdanın doğrulaması, dilin bunu itiraf edip söylemesi ve davranışların da bunlara uygun olmasıyla gerçekleşip tamamlanmaktadır.
Bakara- 3
"Ergenekon kutlu bir destan idi. Bitti. Bundan sonra ozanların kopuzunda (sazında) yaşayacak, var olacak!"
"Peki ya bundan sonra ?"
"Bundan sonra mı?" dedi ihtiyar demirci. Gülümsedi.
"Türk budununda (milletinde) destan biter mi? Bundan sonra gün sizin gününüzdür. Önünüze dikilen her yağıyı (düşmanı) demir duvar belleyin. Diz vurup baş eğene dek yüreklerine od (ateş) salın. Gayrı destan yazma sırası sizdedir Han oğlu! Gayrı destan yazma sırası sizdedir..."
Ayakta kalan son Türk, küllerinden doğacak kudrete sahiptir...
Ayakta kalan son Türk, düşmanına diz çöktürecek cesarete sahiptir ...
Ve ayakta kalan son Türk, Acun’a Türk’ün ne denli asil bir varlık olduğunu ispat edecek asalete sahiptir...
Acun: eski Türkçe de dünya
Eşitlik, dostluk, demokrasi... bunlar hep zayıfların uydurduğu saçmalıklar. Çünkü onların yaşayabilmek için bu gibi kavramlara ihtiyacı var. Güçlünün ise bir tek isteği var: Daha fazla güç!