Onlar Tanrı'nın önünden diz çökerken, Gilliatt kaderine boyun eğiyordu.
Sayfa 435Kitabı okudu
Hayatı bu bilinmeyen desteğe bağlaması söz konusuydu. Gilliatt hiç tereddüt etmedi
Sayfa 243Kitabı okudu
Reklam
Gilliatt, yorulduğu hissetti. Uyku yorgunluğun üstüne yırtıcı bir kuş gibi atılır.
Sayfa 342 - Türkiye iş bankası kültür yayınlarıKitabı okudu
Gilliatt tekneyi gözden geçirmeyi tamamlarken yakından geçen bir beyazlık karanlıkta kayboldu Bu bir martıydı. Fırtınalarda bundan daha iyi bir görüntü yoktur. Kuşlar gelince fırtına yatışır. Daha mükemmel bir bekirti olarak gök gürültüsü artıyordu. Fırtınanın aşırı şiddeti aynı zamanda da düzeni bozar. Tüm denizciler bunu bilir, son belirti sert ama kısadır. Yıldırımın fazlası, sonun geldiğini ilan eder.
Sayfa 341 - 4.Basım, Nisan 2021
Gilliatt bazı geceler gözlerini açıyor ve karanlığa bakıyordu. Tuhaf bir heyecan hissediyordu. Karanlığa bakan açık gözler. İç karartıcı, endişe verici bir durum. Karanlığın baskısı diye bir şey vardır. ... karaltılarla maskelenmiş sonsuzluk, işte gece. Bu kadar yığın insana ağır gelir. Evrenin gizeminden ölümün gizemine kadar tüm gizemlerin
Sayfa 285 - 286, 4.Basım, Nisan 2021
Güçlerin sonsuzluk ve sınırsızlık içinde yayıldığını görmek kadar sarsıcı bir şey olamaz. Hedefler aranır. Sürekli hareket halindeki uzay, yorulmak bilmez sular, işleri başlarından aşkın gibi görünen bulutlar, büyük ama belirsiz bir çaba, tüm bu çırpınma, bir sorundur. O sürekli sarsıntı ne işe yarar? O boralar neyi inşa eder? Fırtınanın o şiddeti, o hıçkırıkları, o ulumaları neyi yaratır? Bu uğultu neyle meşguldür? Bu soruların gelgitleri denizin yükselip alçalması gibi sonsuzdur. Gilliatt ne yaptığını biliyordu ama etrafını saran enginliğin hareketliliği onu bu soruların gizemiyle kemiriyordu.
Sayfa 258 - 4.Basım, Nisan 2021
Reklam
60 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.