Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Türk ulusalcıları içini de buna benzer öfkeler kemiriyordu: İlerleyemiyorsak, diyorlardı özetle, bunun nedeni Arap prangasını yüzyıllardır arkamızda sürüklememizdir; o karmaşık alfabeden, modası geçmiş geleneklerden, eskil düşünce tarzından kurtulmanın tam zamanıdır; hatta kimileri, kısık sesle, dini bile katıyorlardı bunun içine. "Araplar bizden ayrılmak mı istiyorlar? İyi ya! Hadi o zaman! Buyursunlar gitsinler!"
İntsagram da bir yoruma denk geldim %100 haklı.
Çobanlık yapar mısın? - Yok almayayım. - Kim yapacak? - Afganlar..
Reklam
456 syf.
·
Puan vermedi
·
9 günde okudu
Benim evim, yollar.: Ev, deyince duvarlardan oluşmuş beton yığınları gelir aklımıza değil mi? Oysa, en iyi evi olmayan biri bilir çok daha fazlası olduğunu. Bir evin ev olması için, bir çatıya, bir betona ihtiyaç duymadığını. “Evim sensin.” romantizmine girmeyeceğim korkmayın. Çünkü çok daha fazlasıdır bir ev. Herkese göre tanımı değişkenlik
Ev
EvNermin Yıldırım · Hep Kitap · 20203,525 okunma
Bugün , sürekli yurt dışında, şirketlerde çalışan birinden duyduklarım; Artık, yurt dışında iş yapan Türk firmaları, Türkiye'den işçi götürmek istemiyor.. İşçileri,gittikleri ülkeden tedarik ediyor.. Çünkü; Türk işçileri , ne işi beğeniyor, ne parayı , ne de kaldıkları şantiye ortamını , ne de yemekleri.. Her şeyi sorun olarak görüyor ve
Ekmek elden su gölden olunca böyle oluyor.. - Çobanlık yapar mısın? - Yok almayayım. - Kim yapacak? - Afganlar.. - Tarımda çalışır mısın? - Daha neler yav!
168 syf.
·
Puan vermedi
·
10 saatte okudu
En güzel gün hiçbir şey düşünmeden nefes aldığımız günmüş!
Nedir sakarmeke? Sulak alanlarda yaşayan bir kuş türü. Yazarımız
Mehmet Fırat Pürselim
Mehmet Fırat Pürselim
kitabı ve kalemi ile ilk defa tanışıyorum. kitapta birbirinden farklı; Aşk, faşizm, işsizlik, güç, sıkışmış hayatlar, bağlılık, aidiyat, Umut, mültecilik, hastalık, yuva, aile gibi temalardan oluşan öyküleri okuyoruz. Yazarın öykülerine zaman zaman yer verdiği kitaplar, şarkılar, şiirlerden mısralar ile zenginlik katmış. Her bir öyküye ait O kadar şey var ki anlatacak. Ben yazarım tarzını çok severek okudum eminim sizler de severek okuyacaksınız. Kuşların da içi sıkılır mı anne? "Sıkılmaz mı kuzum! Sıkılmasa neden başlarına alıp oraya buraya gitsinler?" Keyifli okumalar
Sakarmeke
SakarmekeMehmet Fırat Pürselim · İthaki Yayınları · 2020182 okunma
Reklam
"Geçer yavrum," dedi. "Geçmez sanırsın ama bir sabah uyanırsın ki kuş kadar hafifsin. İçindeki sıkıntı ne zaman almış başını gitmiş düşünürsün de bulamazsın." "Kuşların da içi sıkılır mı anne?" "Sıkılmaz mı kuzum? Sıkılmasa neden başlarını alıp oraya buraya gitsinler?" "Geçer mi sonra?" "Geçer elbet. Hani yükselirler, yükselirler sonra süzülmeye başlarlar ya... işte o zaman bil ki ferahlamışlardır."
Sayfa 102 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
”Severim ben seni, candan içeri, Yolun vardır, bu erkandan içeri, Beni bende, deme, bende değilim, Bir ben vardır bende, benden içeri.” Yunus Emre Bi bak bakalim ne var senden içeri ?
Zaten fiziksel şiddetin hiç azalmadığı bi meslek grubu olan sağlıkçılar koşulların iyileştirilmesi için ses yükselttiğinde 'giderlerse gitsinler' deyip kapıyı gösteren ve kendine ekonomist mi ne öyle bi şey diyen o kişi şiddete meyilli hastalıklı zihniyetleri sağlıkçılara karşı yüreklendirmişti. Siyasi dilin kitlelere tesiri inkar edilemez. Bu aklımızda bulunsun. Aslında başına beş el ateş edilen öğretmen cinayetiyle ilgili birkaç bi şey diyecektim. Malum cinayetin failinin yanı sıra ebeveynleri de konu edilmelidir. Katilin anası babası hatta bibisi de sorumlu tutulmalı diye düşünüyordum da şu an. Ahlaklı ve vicdanlı bi toplum yaratmak için ebeveynlerin sorumluluğu hukuki dayatmalarla cezai yaptırımlarla mümkün olabilr. Hukukun sopası ebeveynin sorumluluk bilinci kazanması için kalkmalı çifte daima parmak sallamalı diye düşünüyorum. Çocuk demek sorumluluk demektir anlayışının hukuksal karşılığı olmalı.
Ömer'in (R.A.) İslâmiyetten evvel ve İslâmiyete girdikten sonra iki haline bak! Evvelce bir çekirdek halinde iken, sonra muhteşem bir ağaç olduğunu görürsün. Ve hakeza, bu zatın icraat-ı esasiyesinin hârikalarından gördüğümüz ancak binde biridir. İşte asr-ı saadeti görmeyenlere, biz Ceziret-ül Arab'ı gözlerine sokuyoruz. Kendilerini tecrübe etsinler. Yüz feylesoflarını da beraber alıp Ceziret-ül Arab'a gitsinler. Yüz sene çalışsınlar. Acaba o zatın o zamana göre bir senede yaptığı icraatının yüzden birisini de bu zamanda yapabilirler mi? Mesnevî-i Nurîye(Bd.)
Sayfa 43
634 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.