Pasaportuma uyku diyarının sınırında damga vurdurup da kalkan çizgili engelin altından geçip gitmeden önce kendime sıkı bir müzik ziyafeti çekmek istiyordum.
Sayfa 28
Okur Takip Önerileri
Genetik mühendisi Feza'nın şahane gülüşünü çift yıldızlayan gamzeleri neşelendirdi Tuna'yı.
Sayfa 481Kitabı okudu
Uzun süre Kuzguncuk'ta kaldım. Çocukluğumuzun ayak izlerini sürdüm. Bu bana iyi geldi. Çünkü geçmişin ayak numarası, şimdiki zamankine uymuyor, çok dar kalıyormuş be Mabel!..
Sayfa 469Kitabı okudu
Kısacık fakat çok derin bir sessizlik oldu ve arkasından yer gök, "Helal olsun!" diye patlayan bir şimşekle sarsıldı. İnsan bedenlerinden fışkıran elektrikle dolmuş olarak toprağa düşen bu iki sözcük, aynı zamanda insanı allak bullak edecek huşu dolu bir ilahi müziğin notalarını da taşımıştı.
Sayfa 184Kitabı okudu
Yol kenarındaki yağmur mazgallarını
Kumbara sanıp, harçlığımı atardım
Bu yüzden en çok
Denizden alacaklıyım
Sunay Akın
Sayfa 159Kitabı okudu
Eline bulaşan kanın parlaklığı gözlerini kamaştırdı Tuna'nın. Kırmızının böyle güzel ışıltılarla insan bedeni içinde dolaşması düşüncesi ne hoştu. Belki de insanoğlu ve insankızının kırmızı renge olan tutkusu, ölüme kafa tutuşan bir simgesi olarak ortaya çıkmıştı? Kanın rengi sarı ya da yeşil olsaydı, tutkunun rengi de kırmızı olmayacaktı belki?
Sayfa 65Kitabı okudu
Babannem o engin sevecenliğiyle hiç alışık olmadığı bu yiyecekleri öve öve bitiremez, annemi gönendirirdi.
..."Amerikalılar, 'özgürlük para gibidir, harcamadan önce kazanılmalı' derler... Fakat bizim bu konuyla ilgimiz olmadığından atasözü ve deyimler sözlüklerimizin Ö harfi özgürlük özürlüdür. Özgürlük üzerine atasözü üretmenin lüks olduğu bir kültürümüz var," dedi.
Sayfa 6Kitabı okudu
Gözlerinizde biriken ürkek yaşlar, adeta davetsiz geldiklerine utanmış gibi kirpiklerinizde titriyordu.
Sayfa 43
Geçmişteki hayatlara yolculuk etmeyi, yerde bir hava deliği açıp alt kattaki ateşin bugünü yakmasına göz yummaya benzetmiştin.
Sayfa 20