Kitaptan ne denli etkilendiğimi nasıl kelimelere dökebilirim bilmiyorum. Kitabın kapağında Joanna Trollope isimli birinin kitap hakkındaki görüşünün olduğu küçük yeri ilk gördüğüm zaman geliyor aklıma. Sadece "Muhteşem!" demiş. Kitabı ilk elime aldığım zaman bu yorumu görüp "O kadar övülen kitap hakkındaki yorumun sadece bu mu?" demiştim kendi kendime. Kitabı bitirince anlıyorum; romanın nasıl hissettirdiğini başka nasıl anlatabilirdi ki? Anlatılanlar öylesine hayat kadar gerçek ki insanın iliklerine işliyor her bir cümlesi. Yapılan hatalar, pişmanlıklar, unutmaya çalışmalar... Ne kadar kaçarsan kaç geçmişinden kurtulamayacağının; tam tersi geçmişinle yüzleşerek vicdanını azad edebileceğinin en duru hikayesi. Saygı duyduğum bir ağbimin kitabın arkasına yazdığı cümleler daha güzel özetler galiba durumu; "Gönülden gönüle yolu, en çokta kardeşliği ve dostluğu unutma!"