Kitaplığımın rafından aylarca , belki yıllarca bakıştığım bu kitabı sonunda okuma kararı aldım. Huyum kurusun okuyucular tarafından fazlaca rağbet gören kitapları okumak beni istemsiz bir korkuya itiyor. Yorumlarla yükselen beklentimin, okuduğum zaman hüsrana uğrama ihtimali varken elime alıp alıp tekrar rafa geri bırakıyordum. Okuduktan sonra hüsrana uğramayı boşverin, okumadığım zamanlar şuan hüsran içinde kaldı diyebilirim çünkü kitap beni derinden etkiledi. Yazar çalıştığı bankadan çıkartılıyor ve okul arkadaşı vasıtasıyla yeni bir yerde işe başlıyor. Çalıştığı yerdeki oda arkadaşı Raif Bey kendi halinde nötr bir duruşa sahip biri. Çevresinde dönen seslere , hareketlere, iftiralara , kaba davranışlara, ilgisizliğe, çıkar ilişkisine rağmen başını eğen kendi içinde yaşayan biri.. Tabiri caizse hayattan elini ayağını çekmiş hali yazarımızın bir zaman sonra dikkatini çekiyor. Uzaktan uzağa bakışları altında Raif Beyi incelerken arada kelimesiz bir arkadaşlık başlıyor. Bu durum Raif Bey'in hasta yatağına düşüp yazardan odasındaki bir defteri getirmesini rica edene kadar. Defteri yakmasını söyleyen Raif Bey'in sözünün üstüne bir nevi söz getiren yazar, okumak istediğini belirterek Raif Bey'in geçmişine bir nevi sözcükler ile yolculuk yapıyor. Raif Bey'in babası memlekette yapmış olduğu sabunculuk işini daha da geliştirmesi için oğlunu Almanya'ya gönderme kararı alıyor. Raif Bey'in okuduğu kitaplardan oluşan yabancı ülke merakı ve hayranlığı ile bu teklifi kabul ederek kendini hiç bilmediği , günlerce sokaklarını gezdiği, müzelerinde dolaştığı bir şehirde buluyor. Tabi bir nevi cansız ilerleyen yaşamı bir resim sergisinde Kürt Mantolu Madonna potresini görene kadar sürüyor. Hayatının yeni seyiri o günden sonra başlıyor. Tabi bu seyirin içine Maria Puder' de girince hayatı inişli çıkışlı, bol sessizlik ve unutulmayacak hatıra dolu bir kapının kilidini açmış oluyor. Ne insanlar bizim sandığımız gibi , ne de onların yaşantıları. Üsten bir bakışla ne onların içlerini görebiliriz ne de akıllarını okuyabiliriz. Bir insan sessizliğinin içinde büyük bir pişmanlıkta , acı da barındırabilir. Birinin yaşantısına ortak olmak için hem geçmişine , hem olduğu zamana hem de geleceğine ortak olmak gerek. Yazar, acılarla dolu seneler geçmiş hayatında birkaç ayı yaşam sayan birinin geçmişine ortak oldu. Raif Bey geçmişinin pişmanlığı ile susarak ve sessiz kelimeleri ile kendini cezalandırmak istedi. Maria Puder ise inandı. Ve ben kitabı bitirdiğim zaman kendimi hepsinin hayatını uzaktan izleyen biri gibi hissettim. Kızdım. Üzüldüm Ve Sustum. Sanırım bu kitapla ilgili birçok duygumu da sessizliğime gömeceğim. Ve artık rafa kaldıracağım bu kitabı gördükçe bakışlarımda anlamlı bir ifade olacak.

Kürk Mantolu MadonnaSabahattin Ali · Akçağ Basım Yayım Pazarlama · 2019314,1bin okunma

·

8 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.